Examples of using "Béka" in a sentence and their turkish translations:
Kurbağa vraklar.
Alaska ormanlarında mahsur kalır.
Soğuk, kurbağanın ince, nemli derisinden içeri sızıyor.
Kuyudaki bir kurbağa okyanusu bilmez.
Gece daha da soğudukça... ...vücut işlevlerinin çoğu yavaşlayarak duruyor.
Bu ufak, erkek tungara kurbağası sadece bir yüksük boyutunda.