Examples of using "Buszon" in a sentence and their turkish translations:
O, otobüste uyuyakaldı.
Ben otobüste uyudum.
Otobüsteydim.
Onu otobüste bırakmış olmalıyım.
Otobüste konuşabiliriz.
Hepimiz otobüsteydik.
Tom otobüste uyudu.
Otobüste bir bilet alabilir miyim?
Şemsiyemi otobüste unutabilirdim.
O, şemsiyeyi otobüste unuttu.
- Otobüste cüzdanımı çaldırdım.
- Cüzdanım otobüste çalındı.
Otobüste okumaktan hoşlanmam.
Yaşlı bir adam otobüste yanıma oturdu.
- Tom, otobüste uyuyamıyordu.
- Tom otobüste uyuyamadı.
Şemsiyeni otobüste bıraktım.
Otobüste çok yolcu yoktu.
Tom, otobüste Mary'nin yanında oturdu.
Sürücü dışında otobüsteki herkes uyuyordu.
Çocuk otobüste koltuğunu yaşlı adama verdi.
Boston'dan New York'a seyahat ederken otobüste güzel bir kızla tanıştım.