Examples of using "Elfogyott" in a sentence and their turkish translations:
Onun hepsi gitti.
Onların başka şarapları yok.
Onun parası bitti.
Yağ azalıyor.
Yiyeceğimiz bitti.
Şarabımız bitti.
Onun kağıdı bitti.
Tüm yiyecek bitti.
Kahvemiz bitti.
Tüm para bitti.
Param bitti.
Onların parası bitti.
Onların yiyecekleri bitti.
Zamanım tükeniyor.
Artık peynir kalmadı.
Suyum bitti.
Dalgıçların havası tükeniyor.
Tüm yiyecek bitti.
Buzdolabında daha fazla tereyağ yok.
Şimdi, tüm sabrımı kaybettim.
Neredeyse yakıtımız bitti.
Çayımız tükendi.
Paramız tükendi.
- Para bitti.
- Para gitti.
Çantanı çaldım çünkü param kalmamıştı.
Şimdi onların şekeri bitti.
Tom'un hiç parası kalmamıştı.
Sabrının sonuna geldi.
Zamanın bitti.
Sabunumuz kalmadı.
Tüm kitaplarım kayıp.