Examples of using "Fának" in a sentence and their turkish translations:
Tırmanacak ağaç kalmadı.
Tom'un arabası bir ağaca çarptı.
Bir ağaca çarptım.
Bu ağaçta, her dalda bir elma var.
Pierre ve Paul'a borçlu.
Tom, arabası bir ağaca çarptıktan sonra öldü.
Topun ağaca çarptıktan sonra nereye gittiğini görmedim.
Bu ağaca ne denilir bilmiyorum, ama buralarda onlardan çok fazla var.