Examples of using "Feje" in a sentence and their turkish translations:
- Başı ağrıyordu.
- Onun başı ağrıyordu.
Onun başı ağrıyor.
Heykelin kafası yok.
Tom'un sık sık başı ağrır.
Annem sık sık baş ağrısı çeker.
Kazağını başının üzerine çekti.
O akıllıdır.
Tom'un asla başı ağrımaz.
Onun oval bir yüzü var.
Tom'un kafası sayılara iyi çalışıyor.
Hazır olduğunu göstermek için yüzü beyaza dönüyor.
Ancak Covid-19 bunu tersine çeviriyor.
Kes bağırmayı! Başımı ağrıtıyorsun.
Depremden sonra Tom'un dünyası altüst oldu.
- Bu tatlı küçük yaşlı kadının bir sendikanın başı olduğu ortaya çıktı.
- Bu tatlı küçük yaşlı kadının bir suç örgütünün başı olduğu ortaya çıktı.
Oğluna her zaman kendi bildiğini okumasına izin vermemelisin.
Sanırım onun her zaman istediğini yapmasına izin vermeyi durdurmamın zamanıdır.
belki 100 tane kabuk ve taşı toplamış, kollarını da savunmasız kafasının üzerine doğru katlıyor.