Examples of using "Hiányzik" in a sentence and their turkish translations:
Ne eksik?
Onu özlüyorsun, değil mi?
Onu özlüyor musun?
Eksik bir sayfa var.
Kimler yok?
- Birisi kayıp.
- Birisi eksik.
Annemi özlüyorum.
O eksik.
Onu özlüyorsun, değil mi?
Boston'u özlüyorum.
Onu özlüyorum.
Onu zaten özlüyorum.
Onu özlüyoruz.
O, hasta olduğundan dolayı gelmedi.
- Kedimi özlüyorum.
- Kedimi özledim.
O arabayı özlüyorum.
Onu tabii ki özlüyorum. Ama...
O, gripten dolayı izinlidir.
Üniversiteyi özlüyorum.
Tom, Mary'yi özlüyor.
Tom'u özlüyor musun?
Eksik bir kız var.
Neyin eksik olduğunu biliyorum.
Karımı özlüyorum.
Hiçbir şey eksik değil.
Nokta yok.
Bugün devamsız biri var mı?
- O, hastalıktan dolayı mevcut değil.
- O, hastalıktan dolayı yoktur.
- Annemin yemek pişirmesini özlüyorum.
- Annemin aşçılığını özlüyorum.
Bugün kim yok?
Onun cesareti yok.
Tom bugün yok mu?
Tom'u özlüyoruz.
Bir kaşık eksik.
Kafeine ihtiyacım var.
O motivasyondan yoksundur.
Şemsiyem kayıp.
Pasaportum kayıp.
Öğrencilerin yarısı yok.
Üç kişi hâlâ kayıp.
Bazen hâlâ onu özlüyorum.
O sağduyudan yoksundur.
- O zayıf iradeli bir adam.
- O iradesi zayıf bir adamdır.
Tom disiplinden yoksun.
Tom empatiden yoksun.
Onun tecrübesi yok, değil mi?
Tom'u özlemiyor musun?
Kız arkadaşımı gerçekten özlüyorum.
Karımı gerçekten özlüyorum.
Kocamı gerçekten özlüyorum.
Tom ailesini özlüyor.
Tom gerçekten Mary'yi özlüyor.
Eski işimi özlüyorum.
Bugün iki öğrenci yoktur.
Boston'ı çok özledim.
O sık sık okula gelmez.
Annemin yemeklerini gerçekten özlüyorum.
Kedimi özledim.
Tom'un birkaç dişi eksik.
Onlar bir şey kaçırmaz.
Biz hiçbir şey kaçırmayız.
Onu özlüyorsun, değil mi?
Valizlerimden biri kayıp.
Tom eşini özlüyor.
Tom esneklikten yoksundur.
Annemi ve babamı özlüyorum.
Tom motivasyondan yoksun.
Bu kitap iki sayfa eksiktir.
O beş gündür okula gelmiyor.
O yeri özlüyorum.
O, ailesini çok özlüyor.
Birinin eksik olduğunu nasıl bildin?
Burayı özlüyorum.
O geçen pazartesiden beri yok.
Annem ve ben, babamı özlüyoruz.
Ona onu özlediğimi söyle.
Tom bazen işe gelmez.
O, onu özlüyor, özellikle yağmurlu günlerde.
O, üşütmüş ve okulda yok.
Kız arkadaşlarımla içmeyi özledim.
Bu kitabın son yaprağı eksik.
ve siyahiliğe dair hiçbir duygu yok.
Pastadan sadece pasta kaplama şekeri eksik.
Ben heyecanı özlüyorum.
Bir çocuk kayıp.
Şimdi o yok, biz onu çok özlüyoruz.
Tom geçen pazartesiden beri yok.
Ailemi ve ülkemi özlüyorum.
Cümlenin sonunda nokta eksik.
Bu kitaptan üç sayfa eksik.
Hem Tom hem de Mary bugün yoktu.
Tom üç gündür okulda yok.
Bu deste kartlarda maça altı eksik.
Bu çorba biraz da tuz istiyor.
- Valizlerimden biri kayıp.
- Çantalarımdan biri kayıp.
Sevdiğim kadın İstanbul'da çalışıyor ve onu çok özlüyorum.