Examples of using "Fotografare" in a sentence and their turkish translations:
Onlar her şehri fotoğraflamak istiyor.
Bu dünyanın güzelliğini ve karmaşıklığını fotoğraflamak
Yabani otları çekmeye başlamadan önce bahçenin nasıl göründüğüne dair bir resim çekmek hiç aklıma gelmedi.
Tom resminin çekilmesini istemiyor.