Examples of using "Invece" in a sentence and their turkish translations:
Onun yerine bunu dene.
Onun yerine onlara sor.
Onun yerine ona sor.
Onun yerine ona sor.
Ama yoklar.
Onun yerine Tom'a sor.
Bunun yerine okyanusa bakan bir oda istiyorum.
Tom onun yerine ne yaptı?
Bunun yerine şunları sormalıyız:
Sana bugün yerine yarın ödeme yapabilir miyim?
O, şeker yerine bal kullanır.
Bunun yerine size
Diğer yandan bunu görmezden gelirseniz
Onun yerine ne yapmalıyım?
Dışarı çıkmak yerine evde kaldım.
Çocuk güleceği yerde ağlıyor.
O tereyağ yerine margarin kullandı.
Şikayet etme yerine belki yardımcı olmalısın.
nasıl olmamız gerektiğini buyurması.
Diğer yandan kontrol grubu hastaları
Ama ya öylelerse?
ve şunları söyledi:
Yani, bunun yerine tutumlu olmaya başlasak.
korumak adına,
Ağlamak yerine harekete geçmelisin!
Onun yerine Fransızca konuşabilir miyiz?
Onun yerine Fransızca konuşabilir miyiz?
Bu aslında o kadar zor değil.
Ağlamak yerine hareket etmeyi tercih ederim.
Pamuk yerine fıstık ektik.
yüzümüze bir gülümseme yerleştiririz,
Öte yandan, karanlık ve büyüleyici bir tarafa sahip,
"Neden?" yerine "Nasıl?" diye sormalıyız.
Bir problemi olduktan sonra uyumanız gerektiği söylenir
Ay'da yazan şuydu:
Ama işte,
Uyku yoksunu insanlarda ise
Bunun yerine Batı uyumayı seçti.
Ama gelin görün ki internette şunları seçiyordum:
çocuklara cesur erkek ya da
Ve o düzensiz hamle yerine...
Mary'nin Tom yerine beni sevmesini istedim.
Bu sabah kahve yerine çay içtim.
Köpek yerine bir kedi bakmak istiyorum.
Dışarıya gitme yerine ev ödevimi yapmak zorundayım.
Onları şerefinize tercih eder misiniz?
Ama Yüksek Mahkemenin hakimleri sizi sevmiyor.
Ama bu taraftaki hava daha sıcak gibi
yok olmalarını öylece durup izlemek çok kolay.
onun yerine salata karıştırıcısı gelmiş gibisiniz.
Otobüs yerine trenle gidelim.
Çadırlarımız yerine dışarıda yemek yiyelim.
O şeker yerine bal aldı.
Çalışmak yerine TV izledim.
Tom John yerine Mary'yi aradı.
Dışarıya gitme yerine ev ödevimi yapmak zorundayım.
Taze krema yerine, İtalyan lor peyniri ya da İtalyan krem peyniri kullanabilirsin.
Başkalarına, hastalıklarını yönetmeleri konusunda
İki dünya arasında köprü olmak yerine
ister misiniz?
ve bunun yerine büyük inovasyona geçersiniz.
Ama külot gibi bir şey, olmasa da olur.
ancak takım elbiseli spikerler değil
Howard ailesinde ise ahşap çekmece
TV izlemek yerine iskâmbil oynayalım.
Biz borç para aldığımızda , şartları kabul etmeliyiz .
- O etyemez, bu yüzden hindi yerine soya peyniri yedi.
- O bir vejetaryen, bu yüzden hindi yerine soya peyniri yedi.
Çoğu kişi yağla yemek pişirmek yerine tereyağıyla yemek pişirmeyi tercih eder.
Pekâlâ, solucanı bırakacağız ve bu büyütkendokuyu yiyeceğim.
yalnızca bir kişinin galip çıkacağı bir kriter oluşturmaktan kaçındım.
Aradığınızı bulacak bir kaynak gibi kullanın
Okula gitme yerine evde kaldı.
Ben her zaman dondurulmuş olanların yerine taze sebzeler alırım.
Bu çiftçi traktör yerine atlara sahip.
Tom kız arkadaşı yerine patronuna bir e-posta gönderdi.
Dragnet gözetimi ise ikisini de korumuyor.
Eğer işi düzgün kotaramazsa eş değil, aş olur.
Burnundaki termal girintiler ışık yerine ısı tespit ediyor.
Cevapları ortaya yakın olanlar doğru ya da yanlıştan
- Doğru olan cümleleri değiştirmeyin. Yerine doğal görünen alternatif çeviriler ekleyebilirsiniz.
- Doğru olan cümleleri değiştirmeyiniz. Bunun yerine, doğal-görünen alternatif çeviriler önerebilirsiniz.
Şişede mürekkep yerine, ne olduğu belirsiz bir sıvı vardı.
Tom'u beklemek yerine, yemek soğumadan önce şimdi yiyelim.
İşe gitmek yerine bütün gün evde kaldım.
Aşırılığa karşı gün için slogan "kahverengi yerine çok renkli" idi.
Bunun yerine, onlara engin ve sonsuz denizi arzulamayı öğretin."
Hissettiğim bir şey yapmak için daha güçlü
Ama o üç fikre sahip olmadığımı söylemem sizi şaşırtabilir.
Yalnız bu araçlar gökyüzüne ve karaya bakmaktan ziyade,
Onun yerine tuzak tellerinden oluşan ağları aracılığıyla yoklar dünyayı.
Ama onun yerine şehir sakinlerinin %90'ın kaçtığını öğrendi
Bir sözleşmeyi bekleme yerine, onu telefonda halledebiliriz.
Hiç İspanya'ya gitmedim. Ama İtalya'da bulundum.
Bu gece sinemaya gitmektense evde kalmayı tercih ederim.
Tom'un bir jean'i var ama Maria'nın beş jean'i var.
Her zaman şikayet etme yerine belki bazı işleri yaptırmaya başlayabilirsin, düşünmüyor musun?
Fakat insanlar yanımdan hızla geçiyor ve görmemiş gibi yapıyordu.
hayatımın diğer alanlarını kontrolüm dışında görüyordum.
Hayatta kalma becerilerinizi dünyanın başka yerlerinde denemek isterseniz
Aslında daha iyisini de yapabiliriz. Sırt çantası yerine, içindeki kuru çantayı kullanırız.
Belki de benim görevim; evrenin bana gösterdiklerini dinlemek