Examples of using "Turco" in a sentence and their turkish translations:
- Türkçe konuşuyor musun?
- Türkçe konuşur musunuz?
- Onun Türk bir sevgilisi var.
- Onun bir Türk erkek arkadaşı var.
Türkçe konuşamıyorum.
Türkçe öğreniyorum.
Biz Türkçe konuşuruz.
Erkek arkadaşı Türk.
Türkçe konuşmam.
Türkçe öğreniyorum.
Tom bir Türktür.
Ben Türküm.
Hiç Türk yemeği denedin mi?
Hiç daha önce Türk yemeği yedin mi?
Bayan Türkçe konuşur mu?
- Onun sevgilisi Türk.
- Erkek arkadaşı Türk.
Tom'un Türk bir arkadaşı var.
Cyprus'a Türkçede "Kıbrıs" denir.
- Türkçe zor bir dildir.
- Türkçe zor bir dil.
Meditasyonun Türkçe eşdeğeri nedir?
Türkiye'ye Türkçede "Türkiye" denir.
Emily biraz Türkçe öğreniyor.
Adına da Türkçe “çoban” kelimesinden gelen Chobani diyeceğiz.
Ben Almanya'ya gitmek için biraz Türkçe öğrenmek istiyorum.
- Türkçe çok kurallı ve mantığa uygun bir dil.
- Türkçe çok düzenli ve mantıklı bir dildir.
Ünlü Alman futbolcu Mesut Özil'in aynı zamanda Türk olduğunu biliyor muydunuz?
Yıllarca İstanbul'da yaşadı. Çok iyi Türkçe konuşuyor.
Tom Almanya'da biraz Türkçe bile öğrendi.
Toplantılar bundan sonra Türkçe yapılacak.
İki yıl önce tek bir kelime Türkçe konuşmazdım şimdi bu dildeki kitapları bile okuyabiliyorum.
28 Kasım'ı Tatoeba günü olarak kutlarız çünkü o gün Türkçe, Esperanto ve Yunancanın eklendiği gündür.
Bir İngiliz, İskoç, İrlandalı, Galli, Gurka, Leton, Türk, Avustralyalı, Alman, Amerikalı, Mısırlı, Japon, Meksikalı, İspanyol, Rus, Leh, Litvan, Ürdünlü, Yeni Zelandalı, İsveçli, Fin, İsrailli, Rumen, Bulgar, Sırp, İsviçreli, Yunan, Singapurlu, İtalyan, Norveçli, Arjantinli, Libyalı ve Güney Afrikalı bir gece kulübüne gitmişler. Kulüp fedaisi de “Üzgünüm, bir Taylandlı olmadan içeri girmenize izin veremem.” demiş.