Translation of "‎連れて行った" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "‎連れて行った" in a sentence and their turkish translations:

彼は妹を連れて行った。

O, kız kardeşini yanında götürdü.

彼はビルを泳ぎに連れて行った。

O, Bill'i yüzmeye götürdü.

私は彼をわきへ連れて行った。

Onu bir kenara aldım.

私は彼を病院まで連れて行った。

Onu hastaneye götürdüm.

子供たちを学校に連れて行った。

Çocukları okula götürdüm.

トムは息子を職場に連れて行った。

- Tom iş yerine oğlunu getirdi.
- Tom işe oğlunu da götürdü.

‎何度も彼女のところへ ‎連れて行った

Onu gördü, onunla tanıştı. Defalarca kez yanına gittik.

彼の両親は彼を散歩に連れて行った。

- Anne ve babası onu bir yürüyüş için götürdüler.
- Onun ebeveynleri onu yürüyüşe götürdü.

ジェーンは彼女の犬を散歩に連れて行った。

Jane köpeğini yürüyüşe götürdü.

外国へ行く時は必ず娘を連れて行った。

Yurtdışına çıkınca kızını yanında götürdü.

トムは息子のジョンを、野球の試合に連れて行った。

Tom oğlu John'u Beyzbol maçına götürdü.

助けてくれたお返しに、彼を夕食に連れて行った。

Yardımı karşılığında onu akşam yemeğine çıkardım.

テッド叔父さんはパンダを見せるために、私たちを動物園へ連れて行った。

Ted amca, pandaları göstermek için bizi hayvanat bahçesine götürdü.

子供たち全員を生まれて初めての 歯医者に連れて行ったりしました

ve bütün çocukları hayatlarında ilk defa diş hekimine götürdüm.

- 私達は直ちに彼を病院に送った。
- 私たちはすぐに彼を病院へ連れて行った。

Onu hemen hastaneye götürdük.

- いったいなぜ彼を駅に連れて行ったの?
- いったいなぜ君は彼を駅へ連れていったりなどしたのか。

- Hangi akla hizmet onu istasyona götürdün?
- Ne diye onu istasyona götürdün?

More Words: