Translation of "「マーク" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "「マーク" in a sentence and their turkish translations:

「マーク 私よ」と言うと

"Buradayım, Mark" dedim.

コカ・コーラ社が このマークを

Coca-Cola tarafından

&のマークはandの文字を表す。

"&" işareti, "ve" kelimesini simgeler.

マークの本はとても面白い。

Mark'ın kitabı çok ilginç.

どのマークも同一のものですが

Bu işaretler aynıydı,

マークは1991年にハーバードを卒業しました。

Mark, 1991 yılında Harvard'dan mezun oldu.

アメリカの作家マーク・トウェインの 最高の言葉です

Amerikan yazar Mark Twain en iyi şekliyle şöyle söyledi,

アメリカン・ビスケット・カンパニーは このマークを商標登録して

American Biscuit Company, markayı belirgin bir şekilde tescil etti

シーツだけを掛けたマークは 裸で寝かされ

hayatta kaldığını gösteren cihazlara bağlı durumda olduğu

あなたの引いたカードは赤のマークですね。

Çektiğin kart bir kırmızıydı, değil mi?

私はカレンダーの誕生日に赤いマークをつけた。

Doğum günüm için takvimde kırmızı bir işaret koydum.

(マーク)シモーンに今週 ずっと言い続けてたんですよ

MP: Biliyor musunuz, bu hafta Simone'a diyordum ki

そしてマークはFacebookの 軌道修正の責任者として

Ve Mark Facebook'u düzeltme konusundaki suçlamaları üzerine alıyor.

私のよき友で同僚の牧師だった マークのように

Mesela hep en iyi yanımı ortaya çıkaran,

(マーク・ポラック)私は ついには 自己を立て直しましたが

Mark Pollock: Aslında, kimliğimi yeniden kurmayı başardım.

その夫婦は最初の子供にマークと名前をつけた。

Çift ilk çocuklarına Mark adını verdi.

マークと出会ったとき ダンスを教えてくれと頼まれたので

Mark'ı ilk gördüğümde benden ona dans etmeyi öğretmemi istedi.

その"川"の最初の湾曲で マークの担当医に説明されたのが

Nehrin ilk dönemecinde, Mark'ın cerrahı

マークは私の良さをいつも 最大限に引き出してくれる人です

benim liderlik ettiğimi görmekten büyük keyif alan

(シモーン・ジョージ)マークとは 彼にとって盲目だけが障害の時に出会いました

Simone George: Mark'ı ilk gördüğümde görme engelliydi.

私はマークのベッドの横に座りながら その原因を追求し始めました

Onun yatağının kenarında oturarak nedenleri araştırmaya başladım.

- マルクが着いたときわたしは眠っていた。
- マークが着いたとき私は眠っていた。

Mark geldiğinde uyuyordum.

More Words: