Examples of using "いつでも" in a sentence and their turkish translations:
Her zaman gel.
Her zaman bana uygun olacaktır.
Mike her zaman sakin kalır.
Tom her zaman neşeli.
Her zaman tekrar gel.
İstediğiniz zaman gelin.
Ne zaman istersen gel.
Sana yardım etmeye hazırım.
Onu istediğin zaman kullanabilirsin.
İstediğin zaman gelebilirsin.
Herhangi bir zamanda ofisimi ziyaret edin.
Beni her zaman arayabilirsin.
Ayrılmaya hazırız.
İstediğin zaman onu kullanabilirsin.
Bunu ayrıca her zaman
Yavrularını 24 saat beslemek zorunda.
Benimle irtibat kurmaktan çekinme.
İstediğin zaman benimle görüşebilirsin.
Lütfen her zaman beni görmeye gelebilirsin.
Her zaman bizzat özür dilemelisin.
- Lütfen ne zaman istersen gel.
- İstediğin zaman gel.
İstediğiniz zaman beni arayabilirsiniz.
İstediğin zaman arabamı ödünç alabilirsin.
O, bana her zaman inanır.
İstediğin herhangi bir günde gel.
- Her zaman hazırım.
- Ben her zaman hazırım.
Herhangi bir zamanda arabamı kullanabilirsin.
İstediğin zaman beni görmeye gel.
Lütfen istediğiniz zaman beni arayın.
Ben her zaman evde bekliyorum.
Her zaman yapacak bir şey vardır.
Her ne zaman istersen beni görmeye gel.
Uçak artık kullanıma hazırdır.
Tom soğukkanlılığını asla kaybetmez.
İstediğin zaman dolma kalemimi kullanabilirsin.
O, her zaman bana bir çocuk gibi davranır.
Sözlüğümü her zaman kullanabilirsin.
Kelime işlemciyi istediğin zaman kullanabilirsin.
İşi her zaman terk edebilirsin.
İstediğin zaman bu bilgisayarı kullanabilirsin.
Altıdan sonra olmak şartıyla herhangi bir zamanda olur.
Yarın öğleden sonra herhangi bir zamanda beni görmeye gel.
- Bizi herhangi bir zamanda arayabilirsin.
- Bizi herhangi bir zamanda arayabilirsiniz.
Herhangi bir zaman lütfen ofisime gel.
Her zaman doğruyu söyle.
Her zaman onun yardımını isteyebilirsin.
İstediğiniz zaman evime gelebilirsiniz.
İstediğin zaman evime uğra.
Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.
Ben, gerçekten ödeme için hazırım.
O her zaman üstesinden gelecek.
Her ne zaman sake içsem başım ağrır.
Bir deprem her zaman olabilir.
Size yardım etmekten her zaman mutlu olacağım.
Ben her zaman sana yardım etmeye hazırım.
Pazartesi hariç herhangi bir gün olur.
Herhangi bir zamanda ofisimize gel lütfen.
İstediğin zaman daktilomu kullanabilirsin.
Lütfen istediğin zaman soru sormaya çekinme.
O, her zaman kendi bildiğini okumak ister.
ormanları mümkün olduğunca eski haline getirerek,
Her zaman her türlü kitabı satın alıp okuyabilirsin.
Ne zaman gelirsen gel, bana bildir.
Yarın öğleden sonra ne zaman istersen git.
Sizin için her ne zaman uygun olursa gelin.
Onun fikirleri her zaman çok pratiktir.
O her zaman zamanında gelmeyi garantiye alır.
İstediğin zaman beni görmeye gelebilirsin.
Sorunuz olursa, her zaman sorun lütfen.
Onun tavsiyesi her zaman mantıklı.
İstediğin zaman beni arayabilirsin.
Sana ne zaman uyarsa görüşürüz.
Senin için uygun olduğunda beni görmeye gel.
Şimdi gitmeye hazırım.
Her zaman başını sokacak bir evin olacak.
Yasaya itaat etmek her zaman görevimizdir.
Lütfen sana ihtiyacım olduğunda, yanımda ol.
her zaman başarabilen bir arkadaşı vardır.
İstediğiniz zaman beni görmeye gelebilirsiniz.
Lütfen sizin için uygun olduğunda beni arayın.
Her zaman gerçeği söylemeye çalışıyorum.
Senin için ne zaman uygun olursa gelebilir ve beni görebilirsin.
O ne zaman buraya gelse, aynı yemeği sipariş eder.
- Ne zaman başı belada olsa onun yanında oldu.
- Her zor durumda olduğunda o yanında oldu.
Her ne zaman yardımıma ihtiyacın olursa beni ara.
- İstediğiniz zaman beni arayabilirsiniz.
- İstediğin zaman beni ziyaret edebilirsin.
Cankurtaran başkalarına yardım etmeye her zaman hazırdır.
Tom her zaman şapka takmıyor.
Her zaman her şeyi düşünmemi bekleyemezsin.
Her ne zaman fırsat bulsam müzeye giderim.
Her zaman canının istediğini yapamazsın.
Kurbağa yumurtası mı, zıpkınla balık avlamak mı? Yiyecek her görevin önemli bir parçasıdır.