Examples of using "失敗した。" in a sentence and their turkish translations:
İşleri berbat ettim.
Tom başarısız oldu.
Yine de başarısız oldu.
Sonunda başarısız oldum.
Kek yapmakta başarısız oldum.
Başarısız oldum.
George işinde başarısız oldu.
Planım başarısız oldu.
Başbakan kabineyi kuramadı.
Projemiz başarısız oldu.
Başarısız olursak ne olur?
Onun babası işte başarısız oldu.
Sınavda başarısız olmak istemiyorum.
Denediğim her sefer başarısız oldum.
O, giriş sınavında başarısız oldu.
Babam, işinde başarısız oldu.
Barış görüşmeleri yine başarısız oldu.
Hazırlanma eksikliği nedeniyle başarısız olduk.
Geçen hafta deneyimiz kötü geçti.
Her denemesinde başarısız oldu.
Ben, o başarısız olduğu için şaşırdım.
Yine başarısız mı oldu?
İlk başta, testte başarısız oldum.
Başarısız olursam ne olacak?
Tom neden işte başarısız oldu?
Benim için sürpriz oldu, o başarısız oldu.
Birkaç kez denedi, ancak başarısız oldu.
Onun başarısız olması hiç şaşırtıcı değil.
Belki garip ama, o başarısız oldu.
O Harry'yi kaldırmada başarısız oldu.
Planlarım birbiri ardına başarısız oldu.
Grup dağa çıkmayı başaramadı.
Defalarca denedi ama başarısız oldu.
O, elinden geleni yaptı, ancak başarısız oldu.
Çok çalıştı fakat başarısız oldu.
Onun başarısızlığı onun tembelliğinden dolayı idi.
Müzakerelerdeki başarısızlığımız için onu suçluyorum.
O, parasızlıktan dolayı başarısız oldu.
Benim için sürpriz oldu, o, sınavda başarısız oldu.
- Neden giriş sınavında başarısız oldun?
- Neden giriş sınavını başarmadın?
O, çok çalıştı, ama başaramadı.
O, çaba eksikliği nedeniyle başarısız oldu.
Niçin o, işinde başarısız oldu?
O, sınavda başarısız oldu.
Bütün planlarımız bozuldu.
Tüm girişimlerimiz başarısız oldu.
Fon sıkıntısı nedeniyle projemiz başarısız oldu.
Başarısızlığa uğramış devrimler çabucak unutulur.
Onun başarısız olduğunu duyduğumda afallamıştım.
O, nehri yüzerek geçme girişiminde başarısız oldu.
Onun taahhütü fon eksikliğinden başarısız oldu.
- Onu ikna etmekte başarısız olduk.
- Onu ikna edemedik.
Onlar başarısızlık için George'u suçladılar.
Elimden geleni yaptım, yine de başarısız oldum.
Denedim ama onu durdurmayı başaramadım.
- Onun başarısız olması sürpriz değil.
- Onun başarısız olmasına şaşmamalı.
Sadece başarısız olmak için elimizden gelenin en iyisini yaptık.
Babam giriş sınavında iki kez başarısız olduğunu söyler.
O, Pasifik Okyanusu boyunca yelkenli ile gitme girişiminde başarısız oldu.
O çok çalıştı fakat başarısız oldu.
Aynı anda iki rolü oynamaya çalıştı ve başarısız oldu.
Sınavda başarısız oldum.
Başarısız olursam ailem ne der?
Başarısız olursan ne yaparsın?
O deneyim yokluğundan dolayı işte başarısız oldu.
Genç kaçmaya yeltendi ama başaramadı.
Çalışmadığı için sınavda başarısız oldu.
Bill yeterince sıkı çalışmadı ve bu yüzden başarısız oldu.
Onun yardımı olmasaydı, başarısız olurdum.
Çalışmadığım için sınavda başarısız oldum.
Ben çok şey denedim fakat yine de başarısız oldum.
- Üç denememiz vardı ve her seferinde başarısız olduk.
- Üç kez denememize rağmen her seferinde başarısız olduk.
- Üç kere denedik ve her seferinde başarısız olduk.
Sınavda başarısız olduğuna üzülüyor.
O, tekrar başarısız olmak için elinden geleni yaptı.
Onun yardımı olmasa başarısız olurdum.
Sınavda başarısız oldular.
Onlar, sınavda başarısızdı.
Başarısız olmandan korkmuştum.
Onun sınavdaki başarısızlığı hakkında bana bilgi verildi.
Başarısız olmanın nedeni yeterince sıkı çabalamamandır.
Onun yardımı olmasaydı, ben başarısız olurdum.
Büyük çabalarına rağmen başarısız oldu.
Başarısızlığını hastalığa dayandırdı.
Bütün çabalarımıza rağmen, sonuçta hepimiz başarısız olduk.
Sanırım görüşmenin bozulması için kısmen suçlanacaksın.
O, çabalarına rağmen işinde başarısız oldu.
Birçok sefer başarısız olduktan sonra, bir kez daha denedi.
Yardımın olmasaydı babam başarısız olurdu.
İki kez başarısız olduktan sonra, William tekrar denemek istemedi.
Adamın sigarayı bırakmak için üçüncü girişimi başarısız oldu.
Yardımın olmasa, başarısız olurdum.