Examples of using "遅かれ早かれ" in a sentence and their turkish translations:
Ama eninde sonunda,
Hepimiz er ya da geç öleceğiz.
Biz er ya da geç öleceğiz.
Er ya da geç geri gelecek.
Hepimiz er ya da geç ölürüz.
Eninde sonunda Fransızcayı iyice öğrenecek.
Biz hepimiz er ya da geç öleceğiz.
O, önünde ya da sonunda gelecektir.
Önünde sonunda şansı bitecek.
İnsanların çoğunluğu er ya da geç evlenirler.
Er ya da geç başın belaya girecek.
Er ya da geç rehineler serbest bırakılacak.
Er ya da geç, rehineler serbest bırakılacak.
Er ya da geç, onun şansı bitecek.
Er ya da geç şoku atlatacak.
- Önünde sonunda pişman olacaktır.
- Eninde sonunda pişman olacak.
Er ya da geç iyi bir avukat olacak.
Bu mesele er ya da geç ele alınmalıdır.
Er ya da geç, bu başıboşluğundan pişman olacaksın.
Er ya da geç bana her şeyi anlatacak.
Er ya da geç bana her şeyi anlatacak.
O çok fazla içmeye devam ederse, o er ya da geç hasta olacak.
Herkes için aşikardır ki, evlilik er ya da geç ayrılmayla sonuçlanır.
Bana tavuk çiftliğinin er ya da geç iflas edeceğini bildiren bir mektup gönderdi.
Önünde sonunda sırrı öğrenecek.
Er ya da geç ölmeliyiz.
Er ya da geç, şu an sahip olduğumuz TV çok eski bir model olduğu için yeni bir televizyon almak zorunda kalacağız.