Translation of "遅かれ早かれ" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "遅かれ早かれ" in a sentence and their turkish translations:

しかし 遅かれ早かれ

Ama eninde sonunda,

- 遅かれ早かれ私達は必ず死ぬ。
- 遅かれ早かれ我々は必ず死ぬ。
- われわれは遅かれ早かれ死ぬだろう。

Hepimiz er ya da geç öleceğiz.

- 遅かれ早かれ私達は必ず死ぬ。
- 遅かれ早かれ我々は必ず死ぬ。

Biz er ya da geç öleceğiz.

彼は遅かれ早かれ戻ってくるよ。

Er ya da geç geri gelecek.

遅かれ早かれ私たちは皆死ぬのだ。

Hepimiz er ya da geç ölürüz.

- 遅かれ早かれ、彼はフランス語をマスターできるだろう。
- 遅かれ早かれ、あいつはフランス語をモノにするだろう。

Eninde sonunda Fransızcayı iyice öğrenecek.

われわれは遅かれ早かれ死ぬだろう。

Biz hepimiz er ya da geç öleceğiz.

彼は遅かれ早かれやってくるだろう。

O, önünde ya da sonunda gelecektir.

遅かれ早かれ彼の運は尽きるだろう。

Önünde sonunda şansı bitecek.

大多数の人々は遅かれ早かれ結婚する。

İnsanların çoğunluğu er ya da geç evlenirler.

- 遅かれ早かれ、君は困ったことになるだろう。
- 遅かれ早かれ、君は困った立場に追い込まれるだろう。

Er ya da geç başın belaya girecek.

遅かれ早かれ捕虜達は釈放されるだろう。

Er ya da geç rehineler serbest bırakılacak.

遅かれ早かれ、人質達は解放されるだろう。

Er ya da geç, rehineler serbest bırakılacak.

- 遅かれ早かれ彼の幸運も終わるだろう。
- 遅かれ早かれ、彼の運は尽きるだろう。
- 早晩彼の運は尽きるだろう。

Er ya da geç, onun şansı bitecek.

遅かれ早かれ彼女はショックから立ち直るだろう。

Er ya da geç şoku atlatacak.

彼は遅かれ早かれそのことを後悔するだろう。

- Önünde sonunda pişman olacaktır.
- Eninde sonunda pişman olacak.

彼は遅かれ早かれ、よい弁護士になるでしょう。

Er ya da geç iyi bir avukat olacak.

この問題は遅かれ早かれ片づけねばならない。

Bu mesele er ya da geç ele alınmalıdır.

君は遅かれ早かれ怠けていたことを後悔するよ。

Er ya da geç, bu başıboşluğundan pişman olacaksın.

彼は遅かれ早かれ、私にすべてを語ってくれるだろう。

Er ya da geç bana her şeyi anlatacak.

遅かれ早かれ、あなたは私に全てを語ることになるでしょう。

Er ya da geç bana her şeyi anlatacak.

酒をあまり飲み続けると遅かれ早かれ彼は病気になるだろう。

O çok fazla içmeye devam ederse, o er ya da geç hasta olacak.

その結婚が遅かれ早かれ離婚にいたることは誰の目にも明らかだった。

Herkes için aşikardır ki, evlilik er ya da geç ayrılmayla sonuçlanır.

養鶏業は遅かれ早かれ破産するだろうという旨の手紙を彼は私によこした。

Bana tavuk çiftliğinin er ya da geç iflas edeceğini bildiren bir mektup gönderdi.

- 彼は遅かれ早かれその秘密を知るでしょう。
- 彼はいずれその秘密を知るでしょう。

Önünde sonunda sırrı öğrenecek.

- 我々は遅かれ早かれ死ななければならない。
- われわれはおそかれ早かれ死ななければならない。

Er ya da geç ölmeliyiz.

遅かれ早かれ、新しいテレビを買わなければならないでしょう、今の私たちのテレビはとても古い型ですから。

Er ya da geç, şu an sahip olduğumuz TV çok eski bir model olduğu için yeni bir televizyon almak zorunda kalacağız.

More Words:
Translate "その結婚が遅かれ早かれ離婚にいたることは誰の目にも明らかだった。" to other language: