Examples of using "움직이는" in a sentence and their turkish translations:
Yani yavaşça uzaklaşan bir kaya gibi.
fakat hepsi 45 derece hareket yönüne bakıyor.
Benim hareket etmemden çok daha hızlı saldırabilirler.
Hareket eden tembel hayvanları dikkatle izleyerek saatler geçirdim.
Dikkat ettin mi, tüm dişiler kabaca aynı frekansa sahipler.