Translation of "Historie" in Turkish

Codziennie opowiadałem mu historie.

Her gün ona hikâyelerimi anlatıyordum.

Prawdziwe są obie historie.

Her iki hikaye doğrudur.

Czy lubisz historie przygodowe?

Macera hikayelerini sever misin?

Takie historie zachwycają mnie.

- Bunun gibi hikayeler beni cezbediyor.
- Bunun gibi hikayeler beni büyülüyor.

Opowiadał mi historie o Indiach.

Bana Hindistan hakkında hikayeler anlatırdı.

On teraz zna te historie

Hikayeyi önceden biliyordu.

Historie opowiedziane dzisiaj nie są odosobnionymi przykładami.

Bugün size anlattığım hikâyeler sıradan örnekler değil.

Gdy rysuję te powiązania, te historie się rozwijają.

Ve bu çizgileri çizerken, tüm bu hikâyeler ortaya çıkıyor.

Dlatego Cocks nie wierzy w historie o niesprowokowanych atakach grupowych.

Cocks işte bu yüzden, sebepsiz ve intikam amaçlı toplu saldırı hikâyelerine inanmıyor.

Dzieci siedziały wokół ogniska i słuchały Toma opowiadającego historie o duchach.

Çocuklar kamp ateşi etrafına oturdu ve Tom'un hayalet hikayelerini anlatışını dinledi.