Examples of using "Radzić" in a sentence and their turkish translations:
Kendi başlarının çaresine bakacaklar.
Zor durumlarla başa çıkamıyor.
Benim işimde her tür insanla uğraşmak zorundayım.
Ancak, düz haritalar kullandığımız sürece projeksiyonların saçmalıklaını ele alacağız, şunu unutmayın:
Bir sürü yılan yıldızı istilaya geliyor. Ne yapacağından, nasıl başa çıkacağından emin değil gibi.
Önemli olan gündelik hayatta migrenin tetiklenmesini önlemek; başladıktan sonra onunla mücadele etmek değil.