Translation of "Brinquedos" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Brinquedos" in a sentence and their turkish translations:

Comprem brinquedos.

- Birkaç oyuncak satın al.
- Birkaç oyuncak satın alın.

História de brinquedos

Oyuncak Hikayesi

Ele adora brinquedos.

O oyuncakları sever.

Ela adora brinquedos.

O, oyuncakları sever.

- De quem são esses brinquedos?
- De quem são estes brinquedos?

- Bu oyuncaklar kimin?
- Bunlar kimin oyuncağı?

Meu gato adora brinquedos.

Benim kedim oyuncakları sever.

Ele gosta de brinquedos.

O oyuncakları sever.

Guardem os brinquedos agora!

Şimdi oyuncaları bir kenara koyun!

- Tom está brincando com seus brinquedos.
- Tom está brincando com os brinquedos dele.

Tom oyuncaklarıyla oynuyor.

- Você deveria comprar brinquedos novos para ela.
- Você deveria lhe comprar brinquedos novos.

Ona yeni oyuncaklar almalısın.

Comerciantes religiosos com brinquedos nas mãos

din tüccarlarının elinde oyuncak olması

As crianças estão brincando com brinquedos.

Çocuklar oyuncaklarla oynuyor.

Todos os brinquedos são de madeira.

- Oyuncakların hepsi tahtadan yapılmış.
- Bütün oyuncaklar tahtadan.

A loja de brinquedos está fechada.

- Oyuncakçı kapandı.
- Oyuncak dükkânı kapandı.

Tom colocou os brinquedos no cesto.

Tom oyuncakları sepete koydu.

Tom não brinca mais de brinquedos.

Tom artık oyuncaklarıyla oynamıyor.

- Ele escondeu os brinquedos debaixo da cama.
- Ele escondeu os brinquedos em baixo da cama.

- Oyuncaklarını yatağın altına sakladı.
- Oyucaklarını yatağın altına gizledi.

Ele me deu uma caixa de brinquedos.

O bana oyuncak bir kutu verdi.

Você deveria comprar brinquedos novos para ele.

Ona yeni oyuncaklar alman gerekir.

Há uma loja de brinquedos no bairro.

Mahallede bir oyuncak dükkanı var.

Todos os brinquedos são feitos de madeira.

Tüm oyuncaklar ahşaptan yapılmıştır.

Moro ao lado da loja de brinquedos.

Oyuncakçı dükkanına bitişik yaşıyorum.

Tom fez alguns brinquedos para o neto.

Tom, torunu için bazı oyuncaklar yaptı.

Leve isto à sua caixa de brinquedos.

Bunu oyuncak kutuna koy.

O vendedor de brinquedos foi muito amigável.

Oyuncak satıcısı çok samimiydi.

O departamento de brinquedos é no quinto andar.

Oyuncak bölümü beşinci katta.

O quarto de Tom é cheio de brinquedos.

Tom'un odası oyuncaklarla dolu.

- A mãe pediu para a sua filha retirar os brinquedos.
- A mãe pediu a sua filha que retirasse os brinquedos.

Annesi kızına bu oyuncakları ortadan kaldırmasını söyledi.

Quando eu tinha oito anos, minha mãe me comprou brinquedos.

Ben sekiz yaşındayken, annem bana oyuncaklar alırdı.

Os brinquedos de meu neto estão espalhados pela casa toda.

Erkek torunumun oyuncakları evin etrafında yayılır.

O meu pai é meu amigo porque me dá muitos brinquedos.

Babam benim arkadaşım çünkü bana bir sürü oyuncak veriyor.

Por que os meninos e as meninas gostam de brinquedos diferentes?

Neden erkekler ve kızlar farklı oyuncakları severler?

Nós procurámos o Tom pela loja toda, e encontrámo-lo no departamento dos brinquedos.

Tom için bütün dükkanı aradık, ve onu oyuncak bölümünde bulduk.