Examples of using "Estrutura" in a sentence and their turkish translations:
çember yapıya sahip.
Problem çözmenin
bu yapıyı yapan termit karınca
Değişik bir yapıya sahipler
Yapı güvenli değil.
ama bu yapı 12.000 yıllık!
çok üst düzeyde ve muazzam yapıda
bu kusursuz yapıyı nasıl ayarladıkları ise
Bu molekül, kristalli bir yapıya sahip.
- Beynin karmaşık bir yapısı vardır.
- Beyin karmaşık bir yapıya sahiptir.
Binanın yapısı tehlikeli.
yapı ve mimari itibariyle çok da Hristiyan dininin yapısına benzemiyor
Yani hikâyelerin yapısı bu, değil mi?
fakat insanların bu yapıdan haberi yok
aynı pramit'e benzer yapının görünmesi şaşkınlık yaratıyor
ve bu inşa ise mükemmel bir yapıda
Bizde aile yapısı daha sağlam olduğu için
yapılan yapının büyüklüğünü bir düşünün şimdi karınca için
yani insanlar avcı toplayıcıyken bu yapıyı mı inşa etti?
Bu şimdiye kadar gördüğüm en büyük yapıdır.
Francis Crick DNA'nın yapısını keşfedenlerden biridir.
işte yaprak bitinin sırtında böyle şekerli bir yapı var
Yapı bu kadar ağırlığı taşıyacak kadar güçlü değil.
günümüzde ise şuanki teknoloji ile böyle bir yapının inşaatı imkansız görünüyor
peki, yapıdan haberimiz olmadan kutsallık günümüze kadar nasıl gelebilmişti?
Bir veri yapısının tüm bileşenleri varsayılan olarak herkese açıktır.
yani oort bulutu güneş sistemini koruyan bir yapı değil
Her erkeğin işi, ister edebi ya da müzik ya da bir resim ya da mimari ya da başka bir şey olsun, her zaman kendisinin bir portresidir.