Examples of using "Piquenique" in a sentence and their turkish translations:
Yarın pikniğe gidiyorum.
Piknik nerede olacak?
Beraber pikniğe gittik.
Yağmur pikniğimizi mahvetti.
Yarın pikniğe gideceğim.
Piknik yapalım mı?
Piknikte eğlendik.
Sahada bir piknik yaptılar.
Yarın hava iyi olursa, pikniğe gideriz.
Yağmur, pikniğe gitmemize imkan vermedi.
Bu piknik için güzel bir gün.
Piknik yapmak için güzel bir yer buldum.
Pikniğe gitme planından vazgeçtik.
Yarın yağmur yağarsa, ben pikniğe gitmeyeceğim.
Bu piknik için harika bir gün.
Hava dışında, harika bir piknikti.
Piknik yağmurdan dolayı ertelendi.
Hava güzel olursa, pikniğe gidelim.
Bugün piknik için güzel bir gün.
Piknik yağmur nedeniyle iptal edildi.
Bu, pikniğe gidemeyeceğimiz anlamına mı geliyor?
Güzel bir gündü bu yüzden pikniğe gittim.
Sınıfımız gelecek hafta bir pikniğe gidecek.
Nehrin yanında piknik yapabiliriz.
Tom ve Mary nehrin yanında romantik bir piknik yaptı.
Evet, bu mağarada bir kurt büyük bir piknik yapmış.