Examples of using "Química" in a sentence and their turkish translations:
Ben kimyadan nefret ederim.
- Kimya öğrenimi yapıyor musun?
- Kimya mı okuyorsun?
Kimyayı sever.
O, kimyayı seviyor.
Kimya mı okuyorsun?
- Tom'un kimyası berbat.
- Tom kimya dersinde çok zayıf.
- Tom'un kimyaya kafası hiç basmaz.
O, kimyada kötüdür.
Kimya sıkıcı bir konu mu?
Tom bir kimya profesörü.
Kimya bize plastik maddeler verdi.
O kendini kimya çalışmasına adadı.
Kimya eski bir bilimdir.
Onlar yeni bir kimya deneyi gerçekleştirdiler.
Üniversitede kimya eğitimi aldım.
Kimya çok karmaşık olabilir.
Kimya harika bir bilimdir.
Kimya sınavı çok kolaydı.
Kimya hakkında hiçbir şey bilmiyorum.
Tom kimyayla ilgileniyor.
Kimya bilimi son zamanlarda dikkate değer bir gelişim gösterdi.
Kimyaya biraz aşinayım.
O asıl branş olarak organik kimya okuyor.
Hayali Amerika'da kimya okumak.
Onu kimyada bir deha buldum.
Sınav matematik, fizik ve kimyayı içeriyordu.
Suyun kimyasal formülü H₂O'dur.
Hem fiziğe hem kimyaya eğilimim var.
Kimya ile zerre kadar ilgilenmiyorum.
Huzurları bozulunca kimyasal reaksiyon aracılığıyla ışık üretiyorlar.
Yoko ona ihtiyacı olmasaydı kimyasal almazdı.
Bir zamanlar matematik bildiğim kadar kimya bilirdim.
Hangisini daha çok seversin, fizik mi yoksa kimya mı?
Mr Yamada Fizik öğretmeni mi yoksa kimya öğretmeni mi?
Arkadaşım Mike Oxford Üniversitesi'nde kimya eğitimi alıyor.
Biz kimya okuyoruz. Bizim derslerimiz zor değil.
New York'tan kimya ile ilgili yarım düzüne kitap sipariş ettim.
"Ben kimya testinden dokuz aldım. Ya sen?" "Aynısını."
Oğlanın tahta üzerinde bir kimyasal denklemi çözmesi istendi.
Asit metale değdiğinde, bir kimyasal reaksiyon olur.
Ebeveynlerim bana Noel için bir kimya seti verdiğinde neredeyse on yaşındaydım.