Examples of using "Reforma" in a sentence and their turkish translations:
Bu aptal reformu protesto ediyorum!
- Bu plan tüm reformun belli bir kısmını oluşturuyor.
- Bu plan bütün reformun yalnızca bir parçası.
Her zamankinden daha fazla bir sağlık bakım sistemi reformu gerekli.
Tom'un aldığı ev gerçek bir tadilat gerektiriyor.
Toprak reformunu tartıştılar ama asla uygulayamadılar.
Macar Aydınlanmasının en önemli başarısı dil reformu oldu.
Ben Alman imla reformundan yanayım.