Examples of using "Работая" in a sentence and their turkish translations:
ediyorlardı.
bütün yaz çalışarak yiyecek biriktirir.
sıkı çalışmak ve bir şeyde iyi olmak.
Böyle az az, ortaklarımızla çalışarak,
Çiftler halinde çalışmak, bu sorunları çözmenin en kolay yoludur.
Bankada görevlendirildiğinde ,kolejde ekonomi öğretti.
Çok çalışarak kaybedilen zamanı telafi etti.
Bazı insanlar çalışmadan zengin olabileceklerine inanır.
Bu rapor üzerinde çalışarak bütün geceyi geçirdim.
Tom bir resort otelde çalışıp haftada 900 dolar kazanıyor.
Bir haftada kırk saat çalışan hiç kimse yoksulluk içinde yaşıyor olamaz.
Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım.
Çalışmadan yaşayabilir misin?
Tom bütün günü Fransızca telaffuz çalışarak geçirdi.
Tom, haftada sadece bir gün çalışarak Mary'nin o kadar çok parayı nasıl yapabildiğini anlayamadığını söylüyor.