Examples of using "зашёл" in a sentence and their turkish translations:
bir çiftçi geldi.
Ben içeri gittim.
Tom bizi görmek için uğradı.
Tom çok uzağa gitti.
Çok uzağa gitti.
Sohbet siyasileşti.
Tom için geldim.
Ben seni kontrol etmek için uğradım.
Ben sadece hoşça kal demek için uğradım.
- Nasıl olduğunuzu görmek için uğradım.
- Nasıl olduğunu görmek için uğradım.
Yolcu gemisi Hong Kong'a uğradı.
Çok ileri gittiğimi mi düşünüyorsun.
Tom kalabalık asansöre bindi.
Onu ziyaret ettim.
- Ben yanlışlıkla başka birinin odasına girdim.
- Yanlışlıkla başka birinin odasına girdim.
- Selam vermek için uğradım.
- Merhaba demek için uğradım.
Tom dağınık dairesine gitti.
Ben çok ileri gittim.
Merhaba demek için geldim.
Onun içeriye girdiğini gördüm.
Tom çok ileri gittiğini biliyordu.
Sadece sana şans dilemek için uğradım.
Tom bir bornoz giyerek odaya geldi.
Bu sefer, fazla ileri gittin!
Şapkamı çıkardım ve kiliseye girdim.
Tom biraz kahve almak için mutfağa gitti.
Dışarısı soğuk, bu yüzden o, odanın içine geldi.
- Çok ileri gittin.
- Çizmeyi aştın.
- İşi azıttın.
- Sen uzaklara gittin.
Sana ikiyüzlü diyecek kadar ileri gitti.
Kirli köpeğin avluya gittiğini gördüm.
Tom odasına gitti ve kapıyı kapadı.
Belki biraz fazla ileri gittim.
O beni ziyaret ettiğinde dışarı gitmek üzereydim.
Tom eve girdi.
Çok ileri gittin!
İçeri gelmemi ister misin?
- Fred benden nefret ettiğini söyleyecek kadar uzağa gitti.
- Fred benden nefret ettiğini söyleyecek kadar ileri gitti.
Onu ziyaret ettiğimde o evde değildi.
Ona uğradığımda, o evde değildi.
Uğradığın için teşekkürler.
O dün öğleden sonra beni görmeye geldi.
Tom asansöre bindi ve üçüncü kat için düğmeye bastı.
İçeri gelsen iyi olur.
Onu çağırdığım zaman telefonla konuşuyordu.
Onu ziyaret ettim ama o evde değildi.
Rahatsız etme korkusuyla sizi aramadım.
Tom'un içeri girdiğini duydum.
Kendime yiyecek bir şey yapmak için mutfağa gittim.
Uğramanı istiyorum.
Tom bara girdi ve Mary'nin yanındaki tabureye oturdu.
Tom ayakkabılarını çıkardı, çantasına koydu ve camiye girdi.
Seyahatten bahsetmişken, sen hiç New York City'yi ziyaret ettin mi?
Ziyaretçi sınıfa girdiğinde onu selamlamak için ayağa kalktık.
Yalnız olabileceğini düşündüm, bu yüzden bir şişe şarapla uğradım.
Tom'un bitkilerini sulamak için uğradım.
Tom'u kurtarmak için yanan eve gittiğimde neredeyse ölüyordum.
Tom eve girdi.
Çok ileri gittiğini düşünüyorum.
Eve giderken biraz alışveriş yaptım.
Odaya girer girmez sizi gördüm.
Tom Mary'den birkaç dakika sonra odaya geldi.
Odaya girdiğimde, piyano çalıyordu.
- Uğramana sevindim.
- Gelmenize memnun oldum.
O, odasına girdi.
- Bu defa çok ileri gittin.
- Bu sefer çizmeyi aştın.
- Bu kez haddini çok aştın.
- Bu defa ölçüyü kaçırdın.
- Bu defa çok ileri gittin.
- Bu sefer çizmeyi aştın.
- Bu kez haddini çok aştın.
- Bu defa ölçüyü kaçırdın.
Sen içeri girdiğinde ben buradaydım.
Eve giderken Tom'un okuluna uğradım.