Examples of using "освободить" in a sentence and their turkish translations:
O onlara tutukluyu serbest bırakmasını emretti..
Rehineleri serbest bırakmayı reddettiler.
Onları özgürleştirmeliyiz.
Mahkumları bugün serbest bırakamayız.
ve oğlu ile bir araya getirene kadar
Mahkumları serbest bırakacağım.
Lütfen benim için yer açar mısın?
Bir süpermarkete yer açmak için eski evler yıkıldı.
Kullanabilmen için bu dolabı boşaltacağım.
Tüm yolcuların trenden inmesi isteniyordu.
En geç ayın sonuna kadar evi boşaltmamız gerekiyor.