Examples of using "подряд" in a sentence and their turkish translations:
Her şeyi yiyorum.
Tom her şeyi yer.
Hiç durmadan günlerce kar yağdı.
Birkaç gün durmadan yağmur yağdı.
Peş peşe beş gün yağmur yağdı.
On gün peş peşe kar yağdı.
Tom on iki saat boyunca uyudu.
- Yağmur üç gün boyunca aralıksız yağdı.
- Üç gün boyunca sürekli yağmur yağdı.
- Her tip kitabı okurum.
- Her tür kitabı okudum.
Tom üst üste üç yarış kazandı.
Biz peş peşe üç oyun kaybettik.
- Tom üst üste üç maç kaybetti.
- Tom üst üste üç oyun kaybetti.
Oyuncu üst üste üç kez şampiyonluk kazandı.
Çocuklar her şeyle patates kızartmasını severler.
Evet! İki kez üst üste kazandım!
Yağışlı hava, on gün boyunca sürdü.
Yol on milin üzerinde düzdür.
Tom yıllardır buğday yetiştirdi.
Peş peşe dört kez dünya şampiyonluğu kazandı.
Tom saatlerce bilgisayar oyunları oynuyor.
Biz her şeyi içeriz.
Üç yıldır yılın çalışanıydım.
O sporcu bu turnuvada üst üste üç kez kazandı.
Yağmur beş gün sürdü.
- Üç gündür aralıksız yağmur yağıyor.
- Üç gündür aralıksız yağıyor.
Kerala üst üste iki yıl, bazı bölgelerinde sel baskınları yaşadı.
Üç gün durmadan yağmur yağdı.
Arka arkaya dört maçı kazanmak zordur.
Üç gün devamlı yağmur yağdı.
yedi tane kiremidi üst üste dizerdik sonra top yuvarlayıp yıkmaya çalışırdık
Saatlerce yağmur yağdı.
Onun üst üste dört rakibini yenmesi lise takımımıza şampiyonluk kazandırdı.
"Onlar yine kaybettiler." - "Deme. Ne bu, üst üste sekizinci kez mi?"
- Onların galibiyet serileri bittiği için art arda 10 oyun kaybettiler.
- Galibiyet serileri bittiğinden beri üst üste 10 maç kaybettiler.
Üç gündür yağmur yağmaya devam ediyor.