Examples of using "чтоб" in a sentence and their turkish translations:
Allah canını alsın senin.
Durmamı ister misin?
Lanet olsun, başla!
Tabağını temizle!
- Allah layığını versin.
- Allah müstahakını versin.
Köpeğin kaçmayacağından emin ol.
Tom'a hemen dönmesini söyle.
Dinlemene ihtiyacım var.
Sadece Tom'a acele etmesini söyle.
Allah canımı alsın ki.
Burası kalmak için çok sıcak.
Biz ayrılmak istemiyoruz.
Para biriktirmek için çok çalıştı.
- Keşke yarın asla gelmese.
- Keşke yarın hiç gelmese.
Tom bunu yapmak için çok küçük.
Herhangi bir yanlış anlama olmasını istemiyorum.
Ona nedenini açıklamam gerekiyor mu?
Kendini tekrar incitmeni istemiyorum.
Bunu sana yüksek sesle okumamı ister misin?
Burada bir şeyin büyüyeceği şüpheli.
Ben bir daha seni burada asla görmek istemiyorum.
Tom ve Mary'ye eşlik etmemi ister misin?
Onlara susmalarını söyle.
Ona susmasını söyle.
Ona susmasını söyle.
Peki, ne söylememi istiyorsun?
- Keşke sorun bu olsaydı.
- Keşke öyle olsaydı.
İstasyona vaktinde varmanın yarışıydı.
Buz, paten kaymak için yeterince kalın mı?
Onu almak için yeterli parası var.
Çocuklara bakan biri var mı?
Bu merdiven benim ağırlığımı taşıyacak kadar güçlü mü?
O öyle davranmak için çıldırmış olmalı.
Şimdi bundan bahsetmek hala çok erken.
Tom Mary’nin Boston’a taşınmasını istemiyor.
Allah belalarını versin.
Bana sadece ne yapmamı istediğini söyle.
- Eşyalarımı paketlemem çok zamanımı aldı.
- Eşyaları paketlemek çok uzun sürdü.
Bu kitap bir haftada okunulmayacak kadar zor.
Bu gömlek benim giymem için fazla küçük.
Allah canımı alsın ki bu ikimizin arasında kalacak.
Ama ne söylediğimi anlamanı istiyorum.
Tom'un evi terk etmeyi istemek için iyi bir nedeni vardı.
Tom'un daha önce Fransızca konuştuğunu hiç duymadım.
Tom'a geç kalmamasını söyle.
Hiç kimse nefret edilmek istemez.
Tom görülmeden yurdun dışına çıkamadı.
Sana ait olduğumu bilmeni isterim.
O geriye bakıp bakmadığımı görmek için onun geriye bakıp bakmadığını görmek için geriye baktım.
Ona gelmesini söyledim.
Tom yerde bir şey fark etti ve ne olduğunu görmek için eğildi.
Beni istediğin kadar yanında kalacağım.
Tom onu sevecek birini istiyor.
Otobüs yolcuları almak için durdu.
- Böyle bir şeyi yapmamam gerektiğini biliyorum.
- Böyle bir şeyi yapacak kadar aptal değilim.
Bunu bu defa hoş göreceğim ama bunun tekrar olmasına izin verme.
Şimdi bundan bahsetmek için henüz çok erken.
Tom'un minnettar olmadığımı düşünmesini istemiyorum.
Tom'un deli olduğunu düşünen tek kişi ben olamam.
O senin mazeretin mi?
Söylememi istediğin şey bu mu?
Gözlerini güneşten korumak için koyu renk gözlük taktı.
Başka ne söylememi istiyorsun?
Yeryüzüne tufanı ben göndereceğim. Göklerin altında soluk alan bütün canlıları yok edeceğim. Yeryüzündeki her şey ölecek.
Sağ kalabilmeleri için, her canlı türünden bir erkek, bir dişi olmak üzere birer çifti gemiye al.
Benimle gelmeni istiyorum.
Tanrı şöyle sürdürdü konuşmasını: "Sizinle ve bütün canlılarla kuşaklar boyu sonsuza dek sürecek antlaşmamın belirtisi şu olacak: Yayımı bulutlara yerleştireceğim ve bu, yeryüzüyle aramdaki antlaşmanın belirtisi olacak."
Onlara terk etmelerini söyle.
Oraya gitmeni istiyorum.