Examples of using "шеф" in a sentence and their turkish translations:
Tom meşhur bir aşçıdır.
Şef acil olduğunu söyledi
Patron çok üzgün.
Patron orada mı?
Tom Boston'daki bir restoranda baş şeftir.
Lütfen şefe onun lezzetli olduğunu söyle.
Şef, odasında seni bekliyor.
Bu Japon şefi sadece geleneksel Japon bıçakları kullanır.
- O benim patronum.
- O benim patronumdur.
Lütfen şefe onun lezzetli olduğunu söyle.
Bugün ruh halim kötü. Şefim sinirlerimi bozuyor.
Şef bunu hâlâ bilmiyor.
Patron bugün bunu yapmamı istedi.
Patronumun emriyle o işi yaptım.