Translation of "Adivinar" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Adivinar" in a sentence and their turkish translations:

Podemos adivinar

önceden tahmin edebilir miyiz?

Déjame adivinar.

Tahmin etmeme izin verin.

¿Puedes adivinar su edad?

Onun yaşını tahmin edebilir misiniz?

¿Puedes adivinar mi edad?

Benim yaşımı tahmin edebilir misiniz?

¿Puedes adivinar qué tipo de restaurante era?

Onun ne tür bir restoran olduğunu tahmin edebilir misin?

No puedo adivinar qué quiere en realidad.

Onun gerçekten ne istediğini anlayamıyorum.

Tom no podía adivinar qué estaba pensando Mary.

Tom Mary'nin ne düşündüğünü anlayamadı.

Tu contraseña no debe ser algo fácil de adivinar.

Şifren kolay tahmin edilebilecek şeyler olmasın.

Es muy difícil adivinar de qué país viene una persona.

Bir kişinin hangi ülkeden geldiğini söylemek çok zor.

Nadie puede adivinar lo que él está pensando en este momento.

Onun şimdi ne düşündüğünü kimse tahmin edemez.

- Nadie fue capaz de resolver el acertijo.
- Nadie podía adivinar el enigma.

Hiç kimse bulmacayı çözemedi.

- ¿Puedes adivinar el valor del diamante?
- ¿Te imaginas cuánto vale el diamante?

Elmasın değerini tahmin edebilir misin?

Una buena contraseña debería ser difícil de adivinar pero fácil de recordar.

İyi bir parolanın tahmin edilmesi zor fakat hatırlanması kolay olmalıdır.

Tom podía adivinar por la sonrisa en la cara de Mary que ella se lo había pasado bien en la fiesta.

Tom onun partide eğlendiğini Mary'nin yüzüne gülümsemeyle söyleyebildi.