Examples of using "Alejado" in a sentence and their turkish translations:
Şehir hastanesinden oldukça uzakta
Köpekten uzak durun.
- Benden uzak dur.
- Benden uzak durun.
Onlardan uzaklaştım.
- Kızımdan uzak dur!
- Kızımdan uzak dur.
Senden uzakta uyuyorum.
Kapıdan uzak durun.
O ondan uzak durdu.
Bu buzla temasıma engel oluyor
Büyüyünce bundan uzak kaldım.
Onu kız kardeşinden uzaklaştıran ne?
Benden uzak durun.
Tıpkı çocuğumuzu çaydanlıktan uzak tuttuğumuz gibi
Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.
İlk randevuda, hassas konulardan uzak durmak en iyisidir.
Yapmak istediğimiz şey gölgelik bir yer bulup onları güneşten saklamak.
Benden uzak dur.
Tom barda üç tabure ötede oturuyordu, bira içiyordu.
Onlardan uzak durmak zorundasın.
Ondan uzak durmak zorundasın.
Ondan uzak durmak zorundasın.
Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.
Dışarıda karşılaştığınız herhangi bir kişidin 2 metre veya daha fazla uzağında durun.
Ya da kuyruğunu tutmaya ve başından uzak durmaya çalışırım.
Ramazan'da oruçluyken yeme-içme dışında; kavga, tartışma ve dedikodu gibi şeylerden de uzak durmaya çalışmak lazım.
- Her gün bir elma, doktoru uzak tutar.
- Günde bir elma, doktoru uzak tutar.
Sadece yarım mil gitmişti ki topal bir Tilki ve kör bir Kedi ile karşılaştı, iki iyi dost gibi birlikte yürüyorlardı. Topal Tilki Kedi'ye yaslanmıştı ve kör Kedi'de Tilki'nin ona yol göstermesine izin veriyordu.