Translation of "Corroborar" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Corroborar" in a sentence and their turkish translations:

Ha provocado una gran necesidad de corroborar los hechos.

gerçekleri kontrol etmenin üzerinde çok daha fazla durulmasına yol açtı.

La gente compartió su historia sin corroborar si era verdadera.

İnsanlar onun hikâyesini, doğruluğunu teyit etmeden paylaştılar.

Ray estaba dispuesto a corroborar la historia de Gary, pero la policía no estaba convencida aún de que alguno de los dos dijera la verdad.

Ray, Gary'nin hikayesini desteklemek istiyordu fakat polisler onların ikisininde gerçeği söylediklerine ikna olmamışlardı.