Examples of using "Insistió" in a sentence and their turkish translations:
Kantabai ısrar etti.
Tom ısrar etti.
O, bana yardım etmek için ısrar etti.
O bize gitmemiz için ısrar etti.
O, oraya gitmekte ısrar etti.
Ben istemedim ama o ısrar etti.
Tom yalnız başına gitmekte ısrar etti.
Doktora görünmem konusunda ısrar etti.
Avukat onun suçsuzluğu konusunda ısrar etti.
O oraya gitmeme ısrar etti.
Kız kardeşim benimle gitmekte ısrar etti.
Erkek kardeşim tek başına gitmekte ısrar etti.
Jane haklı olduğu konusunda ısrar etti.
Tom hesabı ödeme konusunda ısrar etti.
Tom Mary'ye yardım etmede ısrar etti.
Annesinin vazgeçmesini ısrarla istedi.
Benimle oy pusulasını tutmakta ısrar etti.
Babam gitmemiz gerektiğinde ısrar etti.
Erkek kardeşim oraya yalnız gitmek için ısrar etti.
Doktor onun yatakta kalması konusunda ısrar etti.
Jimmy benim onu hayvanat bahçesine götürmem konusunda ısrar etti.
Tom bir korku filmi izlemekte ısrar etti.
Kız hayvanat bahçesine götürülme konusunda ısrar etti.
Maliyeti ne kadar olursa olsun, milyoner sanat eserini alma konusunda ısrar etti.
ısrar etti. , böylece