Translation of "Obligados" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Obligados" in a sentence and their turkish translations:

Fuimos obligados a abandonar nuestro plan.

Planımızdan vazgeçmek zorunda kaldık.

Muchas arqueas metanogénicas son anaerobios obligados.

Çoğu metanojen zorunlu anaerobdur.

Nos vimos obligados a cambiar nuestra táctica.

Taktiklerimizi değiştirmek zorunda kaldık.

Nos vimos obligados a abandonar nuestro plan.

Planımızdan vazgeçmek zorunda kaldık.

No estamos obligados a asistir a la junta.

Toplantıya katılmak zorunda değiliz.

Los que no quieran ir no están obligados.

Gitmek istemeyenler gitmek zorunda değil.

Estamos obligados a pasar por los restos del almacén,

o deponun kalıntıları içinden geçmek zorundasınız,

Debido a la tormenta, estuvimos obligados a quedarnos en casa.

Fırtına yüzünden evde kalmak zorundaydık.

Nos vemos obligados a elegir entre nuestra humanidad y nuestra libertad.

insanlığımız ve özgürlüğümüz arasında seçim yapmaya zorluyor.

Tom y Mary estaban invitados, así que se sintieron obligados a ir.

Tom ve Mary davet edildiler, bu yüzden kendilerini gitmek zorunda hissettiler.

Y si no estamos obligados a empatizar, la mayoría, desafortunadamente, no lo hará.

Ve empati kurmak zorunda kalmazsak maalesef çoğumuz empati kurmuyor.

No estoy seguro de por qué se veían obligados a cerrar el restaurante.

Onların neden restoranı kapatmak için zorlandıklarından emin değilim.

De solucionar la crisis en los puentes, hasta que los franceses se vieron obligados a retirarse.

Fransızlar geri çekilmeye zorlanana kadar köprülerdeki krizi çözmeye çalışmakla sınırlıydı .

Cuando estaba en la escuela, los niños zurdos eran obligados a escribir con la mano derecha.

Ben okuldayken, solak çocuklar sağ elleriyle yazmaları için zorlanırdı.