Examples of using "Presentimiento" in a sentence and their turkish translations:
Bir önseziyi izliyordum.
Kötü bir hissim var.
Bu sadece bir önseziydi.
Senin onu yapacağın içime doğdu.
Bir şeyin doğru olmadığına dair bir önsezim vardı.
Bir şeyin yanlış gittiğine dair içimde bir his var.
Kötü bir şeyin olacağı içime doğmuştu.
Bu gece bir şey olabileceği içime doğdu.
Çok özel bir şey olacağına dair içimde bir his var.
Tom Mary'nin geç kalacağını hissetti.
Tom'un Mary'nin başka biriyle görüştüğüne dair bir önsezisi vardı.
Mary'nin yeni erkek arkadaşını partiye getireceği Tom'un içine doğdu.
Tom'un Mary'nin yalan söylediğine dair bir önsezisi vardı.