Translation of "Recuperar" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Recuperar" in a sentence and their turkish translations:

¿Puedo recuperar mi dinero?

Paramı geri alabilir miyim?

Tenemos que recuperar el tiempo perdido.

Kaybolan zamanı telafi etmeliyiz.

El profesor se volvió a recuperar.

Öğretmen tekrar iyileşti.

Tengo que recuperar el tiempo perdido.

Kayıp zamanı yakalamak zorundayız.

El banco quiere recuperar su dinero.

Banka parasını geri istiyor.

Quiero recuperar mis objetos de valor.

Ben değerli eşyalarımı kurtarmak istiyorum.

¿No quieres recuperar tu viejo empleo?

Eski işini geri istemiyor musun?

Tenemos que recuperar el arco de Heracles.

Heracles'in yayını geri almalıyız.

Nos apresuramos para recuperar el tiempo perdido.

Kaybolan zamanı telafi etmek için acele ediyorduk.

Es la única manera de recuperar el poder.

Gücümüzü geri kazanabilmemiz için tek yol bu.

Me lleva poco tiempo recuperar mi temperatura corporal.

Bu yüzden vücut sıcaklığımı geri kazanmam uzun sürmüyor.

Podemos recuperar esos componentes asombrosos de nuestra humanidad:

insanlığımızın o harika bileşenlerini yeniden hayata döndürebiliriz:

Tienes que recuperar el tiempo que has perdido.

Kaybettiğin zamanı telafi etmelisin.

Podemos recuperar la democracia de quienes nos la quitaron.

Onu ellerine alan insanlardan demokrasiyi kurtarabiliriz.

Tengo que trabajar duro para recuperar el tiempo perdido.

Kayıp zamanı telâfi etmek için sıkı çalışmak zorundayım.

¿Por qué no tratamos de recuperar la promesa de la educación pública

Neden devlet okullarının verdiği umudu iyileştirmeyi denemiyoruz

Para recuperar de esta manera la geometría 3D de la escena oculta.

bir yeniden oluşturma algoritmasına aktarıyoruz.

Y recuperar ampollas con antídotos que eran transportados a un hospital cercano.

götüren bir uçağın enkazını bulduğum bir görevi yeni tamamladım.

La primera misión es encontrar los restos y recuperar la carga perdida.

Birinci görevimiz enkazı bulmak ve kayıp kargoyu kurtarmak.

En caso de separación en la antigua Roma, podría recuperar la propiedad.

Eski Roma'da ayrılık durumunda ise malı geri alabiliyordu

Si pudiera pedir un deseo, desearía que pudiera recuperar el tiempo perdido.

Bir dileğim olabilseydi, kaybolan zamanı telafi edebilmeyi isterdim.

Tom se ofreció para ayudar a Mary a recuperar su perrito perdido.

Tom Mary'ye köpek yavrusunu bulması için yardım etmeyi önerdi.

Puedes recuperar el tiempo perdido cogiendo un avión en vez de un tren.

Tren yerine bir uçağa binerek kayıp zamanı telafi edebilirsin.

Los jóvenes que sean pillados violando las nuevas normas de comportamiento perderán su derecho a viajar libremente y tendrán que completar trabajos comunitarios no remunerados para recuperar su derecho.

Yeni davranış kurallarını ihlâl etmekten yakalanan gençler seyahat özgürlüğü haklarını kaybedecekler, ve bu hakkı geri almak için parasız toplum işini tamamlamak zorunda kalacaklar.