Translation of "Siyasi" in Dutch

Siyasi bir gösteri gördüm.

Ik zag een politieke stunt.

"Siyasi tutuklular" diyebileceğin bizler

...oftewel politieke gevangenen...

Siyasi meseleler tamamen bağımsız olmalı.

Politieke zaken moeten onafhankelijk zijn.

siyasi af kapsamında Fransa'ya döndü

onder politieke amnestie terug naar Frankrijk .

Siyasi çevrelerde para çok önemlidir.

- Geld is heel belangrijk in politieke kringen.
- Geld is erg belangrijk in politieke kringen.

Ya da siyasi bir toplantıya katılmak,

of naar een politieke vergadering,

Siyasi örgütümüzde hep birlikte tartıştığımız fikirleri

...en een overbrenger van ideeën... ...die altijd alleen besproken werden...

siyasi yelpazede hangi noktada olduğumuzla alakalı.

maar gewoon met waar we vallen op het politieke spectrum.

Beklenmeyen teknolojik, siyasi ve ekonomik değişimde

ongekende technologische, politieke en economische veranderingen,

Diğerleri, siyasi tutuklulardan çok şey öğrendiler.

Zij leerden veel van politieke gevangenen.

Atalarım siyasi sığınma bulmayı ümit etmişlerdi.

Mijn voorouders hoopten politiek asiel te vinden.

O siyasi fikirler Hindistan'da ortaya çıktı.

Die politieke ideeën ontstonden in India.

Bir devrimden daha siyasi bir şey yoktur.

Niets is politieker dan een revolutie.

Siyasi eylemlerin hukukun üstüne çıktığı söylendiğinde insanlar alınıyor.

Mensen zijn gekwetst als je zegt dat politieke daden... ...boven wetsbesluiten staan.

Siyasi sistemler değişir, ama insanlar hep aynı kalır.

Politieke systemen veranderen, maar de mensen blijven altijd gelijk.

Ve hatta bir davada siyasi muhaliflerinden birini öldürmekle suçlandı.

en in een geval zelfs doden van politieke tegenstanders.

Özel sorunları tartışmakla siyasi meseleleri tartışmak aynı şey değil.

Ruziën over politiek is anders dan over privézaken.

İki kişi aynı siyasi davayı paylaşınca çift olmak daha kolay.

Het is makkelijker een stel te worden... ...als je een politiek doel deelt.

Neredeyse iki ay kadar sonra, bir başka siyasi gösteri daha gördüm.

Nauwelijks twee maanden later zag ik een andere politieke stunt.

Ve böylece üzerimizde siyasi hâkimiyet kurup ekonomik açıdan bizi sömürmek istediler.

...om ons te kunnen overheersen en zo... ...van ons te kunnen stelen.

İster evde olalım, ister okulda veya işte ya da siyasi bir arenada.

Waar we ook zijn, thuis of op school of op werk of in de politieke arena,

Daha doğrusu kanunların belirli bir siyasi dönemin donmuş ifadesi olduğu söylenince alınıyorlar.

Of dat de wet de bevroren uitdrukking... ...van een politieke tijd is.