Translation of "çıkmayacağız" in English

0.009 sec.

Examples of using "çıkmayacağız" in a sentence and their english translations:

Hava kötüyse yürüyüşe çıkmayacağız.

We won't go for a walk if the weather's bad.

Yağmur durmazsa dışarı çıkmayacağız.

We won't go out if it doesn't stop raining.

- Biz dışarı gitmiyoruz.
- Dışarı çıkmayacağız.

We're not going out.

Gerçekten bu yağmurda dışarı çıkmayacağız, değil mi?

We're not really going out in this rain, are we?

Eğer hava kötüyse yürümek için dışarı çıkmayacağız.

If the weather is bad, we won't go out for a walk.