Translation of "çalabiliyor" in English

0.005 sec.

Examples of using "çalabiliyor" in a sentence and their english translations:

Tom flüt çalabiliyor.

Tom is able to play the flute.

Tom mızıka çalabiliyor mu?

- Is Tom able to play the harmonica?
- Can Tom play the harmonica?

Yom mızıka çalabiliyor mu?

- Is Tom able to play the harmonica?
- Can Tom play the harmonica?

"Gitar çalabiliyor musun?" "Evet, çalabiliyorum."

"Can you play the guitar?" "Yes, I can."

Tom benden iyi piyano çalabiliyor.

- Tom can play the piano better than I can.
- Tom can play the piano better than me.

Bir müzik aleti çalabiliyor musun?

Can you play an instrument?

- Herhangi bir müzik enstrümanı çalabiliyor musun?
- Herhangi bir müzik aleti çalabiliyor musun?

Can you play any musical instruments?

Bence Tom, Mary kadar iyi armonika çalabiliyor.

- I think Tom is able to play the harmonica as well as Mary.
- I think Tom is able to play the harmonica as well as Mary does.
- I think that Tom is able to play the harmonica as well as Mary.

Bir yıllık uygulamadan sonra zar zor piyano çalabiliyor.

After practicing for a year, she is barely able to play the piano.

O birr yıldır piyano çalışıyor ve birazcık piyano çalabiliyor.

She's been practicing piano for a year and can play the piano a bit.

Tom zaten davulu onun yaşındayken çalabileceğimden daha iyi çalabiliyor.

Tom can already play the drums better than I could at his age.

O bir yıl boyunca piyano çalışıyor ve biraz piyano çalabiliyor.

She's been practicing piano for a year and can play the piano somewhat.

Şu anda kendine ait bir piyanosu olmasa bile Tom hâlâ piyano çalabiliyor.

Tom can still play the piano even though he doesn't own one now.