Translation of "örnektir" in English

Avustralya bir örnektir.

Australia is an example.

Bu ücretsiz bir örnektir.

This is a free sample.

Bu, onun çevirisinden bir örnektir.

This is an example of his translation.

Twitter saçmalık için iyi bir örnektir.

Twitter is a good example of absurdity.

İnsan, doğanın benzersiz sabrına bir örnektir.

Man is an example of nature's incomparable patience.

Tipi, aşırı hava koşullarına bir örnektir.

A blizzard is an example of extreme weather conditions.

Onun hayatı herkes için ahlaki bir örnektir.

His life is a moral example to everyone.

O, hayattan alınan bir örnektir. Böyle örnekleri severim.

That's an example taken from life. I like such examples.

Fince, yazıldığı gibi okunan dillere iyi bir örnektir.

Finnish is a good example of a language where spelling and pronunciation are consistent with each other.

" O kızdığı zaman bir kaplandır " sözü metafora bir örnektir.

"He's a tiger when he's angry" is an example of metaphor.

Otobüs bileti, çanta, çocuk oyun alanı bileşik isimlere örnektir.

Bus ticket, handbag, and children's playground are examples of compound nouns.

Papazın vaazları seni sıkabilir fakat onlar ahlaken iyi örnektir.

The pastor's sermons may bore you, but they are morally edifying.

- Bu çok nadir bir örnektir.
- Bu, çok nadir bir numunedir.

This is a very rare specimen.

Bilgisayar oyunları multimedya yazılımlarına örnektir çünkü metin, resim, animasyon, video ve ses içerir.

Computer games are examples of software multimedia because they combine text, images, animation, video, and sound.

"Hanımın nasıl?" anlamına gelen "How's the trouble and strife?" cümlesi, kafiyeli Cockney argosuna bir örnektir.

"How's the trouble and strife?" is an example of a sentence using Cockney rhyming slang.

- Çilek ve ahududu her ikisi de toplu bir meyvenin örnekleridir.
- Çilek ve Ahududu nun her ikisi de, toplanan meyvelere örnektir.
- Çilek de ahududu da birer agregat meyve örneğidir.
- Hem çilek hem de ahududu küme meyvelere birer örnektir.

Strawberries and raspberries are both examples of an aggregate fruit.

Başlanıp da beğenilmeyen bir kitap ya da filmi sonuna kadar okuyup izlemek, batık maliyet yanılgısına güzel bir örnektir.

Finishing a book or movie you've started but don't like is a good example of the sunk cost fallacy.

- "Hanımın nasıl?" anlamına gelen "How's the trouble and strife?" cümlesi, kafiyeli Cockney argosuna bir örnektir.
- "Kaşık düşmanı nasıl?" mecazi argo içeren bir cümle örneğidir.
- "Torun torba nasıl?" bir ikileme cümlesi örneğidir.

"How's the trouble and strife?" is an example of a sentence using Cockney rhyming slang.