Translation of "İngiltere'de" in English

0.015 sec.

Examples of using "İngiltere'de" in a sentence and their english translations:

İskandinavya ve İngiltere'de

Scandinavia and England

İngiltere'de yaşıyor olacağız.

We will be living in England.

O, İngiltere'de yaşıyor.

He lives in England.

O, İngiltere'de doğdu.

She was born in England.

İngiltere'de hiç bulundun mu?

Have you ever been to Britain?

İngiltere'de işçi bayramı mayıstadır.

In England, Labor Day is in May.

Coventry, İngiltere'de bir şehirdir.

Coventry is a city in the UK.

İngiltere'de bir arkadaşım var.

I have a friend in England.

Sanayi devrimi İngiltere'de başladı.

The Industrial Revolution began in England.

İngiltere'de asgari ücret nedir?

What's the minimum salary in England?

İngiltere'de doğdum ve büyüdüm.

I was born and bred in Britain.

Hiç İngiltere'de bulundun mu?

Have you ever been to England?

Bu kitap İngiltere'de basıldı.

This book was printed in England.

O, İngiltere'de Cambridge'de evindeydi.

He was in his home in Cambridge, England.

Erkek kardeşim İngiltere'de okudu.

My brother studied in England.

İngiltere'de solda araba sürersin.

In Britain you drive on the left.

Savaş başladığında İngiltere'de yaşıyordu.

She was living in England when the war started.

Onlar İngiltere'de çok çay içerler.

They drink a good deal of tea in England.

O bir kez İngiltere'de bulunmuştur.

She has been to England once.

Onun bütün arkadaşları İngiltere'de yaşıyor.

All her friends live in England.

Ken daha önce İngiltere'de bulundu.

Ken has been to England before.

O, iki kez İngiltere'de bulundu.

He has been to England twice.

Savaş patlak verdiğinde İngiltere'de yaşıyordu.

She was living in England when the war broke out.

Savaş başladığında, o, İngiltere'de yaşıyordu.

He was living in England when the war broke out.

İngiltere'de en düşük maaş nedir?

What's the minimum salary in England?

İngiltere'de küçük bir köyde yaşıyorlar.

They live in a little village in England.

İngiltere'de yaşayan bir arkadaşım var.

I have a friend who lives in England.

İngiltere'de ne sıklıkta yağmur yağar?

How often does it rain in England?

Bir hafta içinde İngiltere'de olacağım.

A week today I'll be in England.

İngiltere'de istihdam oranı rekor düzeyde.

The UK employment rate is at a record high.

İngiltere'de altı gebelikten birisi plansızdır.

One in six pregnancies in Britain are unplanned.

İngiltere'de hava çok sık değişir.

The weather changes very often in England.

O, savaş başladığında İngiltere'de yaşıyordu.

He lived in England when the war started.

Jane İngiltere'de sumo görebilmeyi istemektedir.

Jane wishes she could see sumo in England.

Onlar İngiltere'de solda araba sürerler.

They drive on the left in England.

İngiltere'de iyi bir eğitim aldı.

He received a good education in England.

İngiltere'de doğdu, İngiltere İngilizcesi konuşuyor.

Born in England, he speaks British English.

Öğrenciyken altı ay boyunca İngiltere'de okudum.

I studied in England for six months when I was a student.

Genel olarak konuşulursa İngiltere'de iklim yumuşaktır.

Generally speaking, the climate in England is mild.

Eğer yurt dışında yaşasam, İngiltere'de yaşarım.

If I were to live abroad, I would live in Britain.

Kitabın İngiltere'de bir bestseller olduğu söylenir.

It is said that the book is a bestseller in Britain.

Onlar İngiltere'de ne kadar süre yaşadılar?

How long did they live in England?

Tom o zamandan beri İngiltere'de kaldı.

Tom remained in England ever since.

O, üç yıldır İngiltere'de olduğunu söyledi.

She said that she had been in England for three years.

İngiltere'de pazar günü mağazalar kapalı mı?

Are the stores closed on Sunday in England?

İngiltere'de birçok farklı alanları ziyaret ettim.

I visited a lot of different areas in England.

Bu, İngiltere'de yapılmış bir kahve fincanı.

This is a coffee cup made in England.

İngiltere'de "truck" bir "lorry" olarak adlandırılır.

In Britain a truck is referred to as a lorry.

Tom'un hayali İngiltere'de bir üniversiteye gitmek.

Tom's dream is to go to a university in England.

O bir Amerikalı ama İngiltere'de yaşıyor.

She is American, but she lives in England.

- Onun kitabı sadece İngiltere'de değil, Japonya'da da ünlü.
- Onun kitabı sadece İngiltere'de değil, Japonya'da da tanınıyor.
- Onun kitabı sadece İngiltere'de değil, Japonya'da da meşhur.

- His book is famous not only in England but also in Japan.
- Her book is famous not only in England but also in Japan.

İngiltere'de yazın güneş saat 4 gibi doğar.

In England, in the summer, the sun rises at about 4 a.m.

O İngiltere'de doğdu ama Amerika'da eğitim gördü.

He was born in England, but was educated in America.

İngiltere'de ne kadar zamandır Çin tıbbı uyguluyorsun?

How long have you been practising Chinese medicine in the UK?

Bir zamanlar İngiltere'de kötü bir kral vardı.

Once upon a time, there was a bad king in England.

Erkek kardeşim 30 yıldan fazladır İngiltere'de yaşıyor.

My brother has lived in England for more than thirty years.

Linda İngiltere'de doğdu. O bu yüzden İngiliz.

Linda was born in England. So, she's English.

İngiltere'de çimlerin kışın bile yeşil olduğunu duydum.

I hear the grass in England is green even in the winter.

Isaac Newton 1643 yılında Woolsthorpe, İngiltere'de doğdu.

Isaac Newton was born in 1643 in Woolsthorpe, England.

Sanayi Devrimi ilk defa İngiltere'de ortaya çıkmıştır.

The Industrial Revolution took place first in England.

İngiltere'de yüksek lisans dereceleri çok yaygın değildir.

Master's degrees in Britain are not very common.

İngiltere'de doğmuş ve bu nedenle İngilizce konuşuyor.

He was born in England, and therefore speaks English.

Bir zamanlar İngiltere'de çok kötü bir kral yaşarmış.

Once there lived a very wicked king in England.

İngiltere'de mi doğdun? İngiliz aksanın yok gibi görünüyor.

Were you born in England? You don't seem to have a British accent.

Yaşlılar için yeni milli yardım hattını İngiltere'de piyasaya sürdüm,

I launched a new national helpline in the UK for older people,

İngiltere'de satılan tüm o Çinli cep telefonları buradan geçiyor.

All of those Chinese mobile phones sold in the UK travel through this area.

İngilizcede akıcı olmak için ne kadar süre İngiltere'de yaşamalıyım?

How long should I live in England in order to become fluent in English?

Stephen Hawking 8 Ocak 1942'de Oxford, İngiltere'de doğdu.

Stephen Hawking was born on January 8, 1942 in Oxford, England.

Onlar şu anda İngiltere'de büyük bir şirket için çalışıyorlar.

At present they are working for a big company in England.

Peki marifet elmada ise, elmalar sadece İngiltere'de mi yere düşüyor?

Well, if merit is in the apples, do apples fall down only in England?

Argleton yalnızca Google haritaları üzerinde var olan Batı Lancashire, İngiltere'de bir kasabadır.

Argleton is a town in West Lancashire, England which exists only on Google maps.

Manchester United, hem Premier League'de hem de İngiltere'de en başarılı takımlardan biridir.

Manchester United is one of the most successful teams in both the Premier League and England.

John Couch Adams 1819 yılında İngiltere'de doğdu. O çiftçi bir ailede doğdu.

John Couch Adams was born in England in 1819. He was born to a farming family.

Jocelyn Bell 1956'dan 1961 yılına kadar İngiltere'de bir yatılı okula gitti.

Jocelyn Bell went to a boarding school in England from 1956 until 1961.

Sev ya da nefret et, bu araç 2014 yılında İngiltere'de yılın arabası seçildi.

Love it or hate it, this vehicle was elected car of the year in 2014 in the U.K.

Bu kafatası ve çizgileri, 17. yüzyılın sonlarında İngiltere'de faaliyet gösteren dünyaca ünlü Kaptan Kidd'e dayanılarak adlandırılmıştır.

This skull and crossbones was named based on the world-famous Captain Kidd who was active in late 17th century Britain.