Translation of "Ağırbaşlı" in English

0.003 sec.

Examples of using "Ağırbaşlı" in a sentence and their english translations:

Ağırbaşlı duruyor.

He looks dignified.

Çok ağırbaşlı görünüyorsun.

You look very dignified.

Tom ağırbaşlı görünüyor.

Tom looks dignified.

Tom üç aydır ağırbaşlı.

Tom has been sober three months.

Tom ağırbaşlı görünmeye çalıştı.

Tom tried to look dignified.

Ne ağırbaşlı bir adam!

What a dignified man!

Tom ağırbaşlı göründüğümü söylüyor.

Tom says I look dignified.

Mary ağırbaşlı kıyafetler giyiyor.

Mary is wearing demure clothes.

Roy ona hikayeyi anlatırken ağırbaşlı görünüyordu.

Roy looked solemn as I told him the story.

Tom ağırbaşlı olmadıkça, onun bize yardım etmesini istemiyorum.

Unless Tom is sober, I don't want him helping us.

Yeni Çağ fikirleri geleneksel Hıristiyanlığın ağırbaşlı ortadoksluğu için ferahlatıcı bir alternatiftir.

New Age ideas are a refreshing alternative to the staid orthodoxy of traditional Christianity.

Cenazede, dul kadın siyah takım elbisesi, şapkası ve eldiveni ile çok ağırbaşlı görünüyordu.

At the funeral, the widow looked very dignified, with her black suit, hat and gloves.