Translation of "Aktris" in English

Aktris olmaya hevesleniyordu.

She aspired to become an actress.

Aktris güzel giyinmişti.

The actress was dressed beautifully.

Aktris olmayı hedefliyordu.

She aimed to become an actress.

Aktris söylentileri yalanladı.

The actress denied the rumors.

Aktris olmak istiyorum.

I want to be an actress.

Aktris rolünü öğreniyor.

- The actress is studying her role.
- The actress is learning her part.

- O özenti bir aktris.
- O taklitçi bir aktris.

She's a wannabe actress.

Benim hayalim aktris olmaktı.

My dream was to be an actress.

Aktris sahneden fanatiklerini selamladı.

The actress greeted her fans from the stage.

Söylentilere göre aktris boşanacak.

The rumor is going around that the actress is going to get a divorce.

O bir aktris oldu.

She became an actress.

Aktris gibi mi görünüyorum?

Do I look like an actress?

Aktris sözleşmesini öfkeyle yırttı.

The actress tore up her contract angrily.

Aktris yönetmenle flört etti.

The actress flirted with the director.

Aktris dergiye iftira davası açtı.

The actress sued the magazine for libel.

O, bir aktris ile evlendi.

He married an actress.

O bir aktris olarak ünlüdür.

She is famous as an actress.

O bir aktris gibi giyindi.

She dressed like an actress.

Onun isteği bir aktris olmaktır.

Her wish is to be an actress.

Ertesi yıl bir aktris oldu.

She became an actress the following year.

O bir aktris gibi giyinmişti.

She was dressed like an actress.

O bir aktris olmak istiyor.

She wants to be an actress.

Aktris sahneden geriye doğru düştü.

The actress fell backwards from the stage.

O aktris şirketteki parlayan yıldızdır.

That actress is the shining star in the company.

O, bir aktris olmaya niyetlendi.

She intended to become an actress.

Aktris, sahne üzerinde geriye düştü.

The actress fell backward over the stage.

Mary bir aktris olmak istiyor.

Mary wants to be an actress.

Sami'nin bir aktris bulması gerekiyordu.

Sami needed to find an actress.

Aktris her zaman pahalı mücevherler takıyor.

The actress always wears expensive jewels.

Filmde başrolü iki büyük aktris paylaştı.

The movie costarred two great actresses.

Onun ünlü bir aktris olduğunu duyuyorum.

- I hear that she's a famous actress.
- I hear that she is a famous actress.

Beyaz giymiş kadın ünlü bir aktris.

The woman in white is a famous actress.

O aktris her zamanki gibi güzel.

That actress is as beautiful as ever.

Aktris gerçekte olduğundan daha genç görünüyor.

The actress looks younger than she really is.

Aktris ilk kez sekiz yaşında sahneye çıktı.

The actress made her debut when she was eight.

O bir şarkıcı değil ama bir aktris.

She is not a singer, but an actress.

Onun aklı bir aktris olma hayalleri ile doludur.

Her mind is filled with dreams of becoming an actress.

Onun çok iyi bilinen bir aktris olduğu söylenilmektedir.

It's said that she's a well-known actress.

Bu ünlü aktris, aynı zamanda bir moda ikonuydu.

This famous actress was also a fashion icon.

Onun bir aktris olmak istemesinin büyük bir yalan olduğunu anladım.

I understood that it was a great lie that she wanted to become an actress.

Joan zor bir çocukluk geçirmesine rağmen büyük bir aktris oldu.

Joan became a great actress in spite of having had a difficult childhood.

Şimdi bu film zaten çıktı, ve ben de aktris falan değilim.

This movie has already come out and I'm no actress,

- Aktris gerçekte olduğundan daha genç görünüyor.
- Kadın oyuncu, olduğundan daha genç gözüküyor.

The actress looks younger than she really is.

- En sevdiğin aktör ve aktris kim?
- En beğendiğin erkek ve kadın oyuncu kim?

Who's your favorite actor or actress?

Şarkıcı ve aktris Selena Gomez mesleğine yedi yaşındayken çocukların ulusal televizyon gösterisi "Barney and Friends"'te başladı.

Singer and actress Selena Gomez started her career at age seven on the children's public television show "Barney and Friends."

- Bu dergiye göre, en sevdiğim aktris önümüzdeki ilkbahar bir caz müzisyeniyle evlenecek.
- Bu dergiye göre, benim sevdiğim sanatçı gelecek bahar bir jazz müzisyeni ile evlenecek.

According to this magazine, my favorite actress will marry a jazz musician next spring.