Translation of "Algınlığından" in English

Soğuk algınlığından kurtulamıyorum.

- I can't get rid of my cold.
- I can't shake off my cold.
- I can't get over my cold.

O, soğuk algınlığından çekiyor.

He is suffering from a cold.

Bu soğuk algınlığından kurtulamıyorum.

I can't get rid of this cold.

Annem soğuk algınlığından yatakta.

Mom is in bed with a cold.

Tom soğuk algınlığından yatakta.

Tom is in bed with a cold.

O, soğuk algınlığından yataktaydı.

He was in bed with a cold.

Babam soğuk algınlığından muzdariptir.

My father is suffering from a cold.

Tom soğuk algınlığından muzdarip.

Tom is suffering from a cold.

Tom soğuk algınlığından hasta.

Tom is down with a cold.

O soğuk algınlığından hasta oldu.

She is down with a cold.

Tom kötü bir soğuk algınlığından muzdarip.

Tom is suffering from a bad cold.

O, soğuk algınlığından dolayı okulda yoktu.

She was absent from school with a cold.

Kız kardeşim kötü bir soğuk algınlığından çekiyor.

My sister is suffering from a bad cold.

Birçok öğrenci soğuk algınlığından dolayı okula gelmedi.

Several students were absent from school because of colds.

Annem kötü bir soğuk algınlığından dolayı hasta.

My mother is sick with a bad cold.

O, soğuk algınlığından dolayı maratona katılmaktan vazgeçti.

He gave up taking part in the marathon on account of his cold.

Tom kötü soğuk algınlığından kurtulamıyor gibi görünüyor.

Tom can't seem to get rid of his nasty cold.

Erkek kardeşim şimdi kötü bir soğuk algınlığından muzdarip.

My brother is suffering from a bad cold now.

Tom bu ilacı alırsa soğuk algınlığından kurtulabileceğini söylüyor.

- Tom thinks he can get rid of his cold if he takes this medicine.
- Tom thinks that he can get rid of his cold if he takes this medicine.

Soğuk algınlığından korunmak için bol miktarda C vitamini al.

Take lots of vitamin C to avoid catching cold.

Çok kötü bir soğuk algınlığından bir haftadır hasta yatıyordum.

I was flat on my back for a week with a terrible cold.