Translation of "Kahvaltımı" in English

0.004 sec.

Examples of using "Kahvaltımı" in a sentence and their english translations:

Kahvaltımı istiyorum.

I want to have my breakfast.

Sabah kahvaltımı atladım.

I skipped my breakfast.

Kahvaltımı etmek istiyorum.

I want to have my breakfast.

Kahvaltımı henüz bitirmedim.

I haven't finished my breakfast yet.

Kahvaltımı henüz yapmadım.

I haven't had my breakfast yet.

Kahvaltımı ofiste yerim.

I eat my breakfast in the office.

Kahvaltımı burada yiyebilir miyim?

Can I have my breakfast here?

Daha önce kahvaltımı yaptım.

- I've already eaten breakfast.
- I have already had my breakfast.
- I've already had my breakfast.

Kahvaltımı saat yedide yerim.

I eat my breakfast at seven o'clock.

Oda 305'e kahvaltımı getirir misin?

Could you bring my breakfast to room 305?

Kahvaltımı saat tam sekizde odamda istiyorum.

I would like my breakfast in my room at eight o'clock sharp.

Sabah kahvaltımı yedikten hemen sonra giyiniyorum.

I'm getting dressed right after I eat breakfast.

Sadece barış içinde kahvaltımı yemek istiyorum.

I'd just like to eat my breakfast in peace.

Ben uyandım ve kahvaltımı hazırlamak niyetindeyim.

I've woken up and I intend to prepare my breakfast.

Tom bana neden kahvaltımı yapmadığımı sordu.

Tom asked me why I hadn't eaten breakfast.

Neredeyse her zaman kahvaltımı tek başıma yerim.

I almost always eat breakfast by myself.

Bu sabah uyuya kalmışım, bu yüzden kahvaltımı yemedim.

I overslept this morning, therefore I haven't had my breakfast.

Tom okul için hazırlık yaparken, ben de kahvaltımı bitirdim.

I finished eating breakfast while Tom was getting ready for school.

Ben hala sabah kahvaltımı bekliyorum. Lütfen onu bana şimdi getir.

I'm still waiting for my breakfast. Bring it to me now, please.