Translation of "Kalmasını" in English

0.015 sec.

Examples of using "Kalmasını" in a sentence and their english translations:

Onun kalmasını istedim.

I've asked him to stay.

Geride kalmasını söyledim.

- I said stay back.
- I said stay back!

Tom'un kalmasını istedim.

I wanted Tom to stay.

Tom'a kalmasını söyledim.

I told Tom to stay.

Ona kalmasını söyledim.

I told him to stay.

Onların kalmasını istedim.

I've asked them to stay.

Köpeğe kalmasını söyledim.

I told the dog to stay.

Tom'un kalmasını istiyorum.

I want Tom to stay.

- O, köpeğin kalmasını söyledi.
- Köpeğe yerinde kalmasını söyledi.

She told the dog to stay.

- Tom'a Boston'da kalmasını söyle.
- Tom'a Boston'da kalmasını söyleyin.

Tell Tom to stay in Boston.

Herkese sadık kalmasını söyle.

Tell everybody to stand by.

Tom'un kalmasını istiyor musunuz?

Do you want Tom to stay?

Tom Mary'nin kalmasını istedi.

Tom wanted Mary to stay.

Tom'un yalnız kalmasını istemiyorum.

I don't want Tom to be alone.

Tom'un yerimde kalmasını istemedim.

I didn't want Tom to stay at my place.

Kimsenin aç kalmasını istemedim.

I didn't want anyone to go hungry.

Herkesin dışarıda kalmasını istiyorum.

I'm asking everyone to stay out.

Tom'a odasında kalmasını söyledim.

I told Tom to stay in his room.

Tom'a dışarıda kalmasını söyleyeceğim.

I'll tell Tom to stay outside.

Tom'un seninle kalmasını sağlayacağım.

I'll get Tom to stay with you.

Tom'a burada kalmasını söyledim.

I told Tom to stay here.

Onun bizimle kalmasını istiyorum.

I would like him to stay with us.

Tom'un evde kalmasını istedim.

I asked Tom to stay at home.

Hepinizin benimle kalmasını istiyorum.

I want you all to stay with me.

Tom'dan kalmasını rica ettim.

I asked Tom to stay.

Onların kalmasını istiyor musunuz?

Do you want them to stay?

Onun kalmasını istiyor musunuz?

Do you want him to stay?

Ona odasında kalmasını söyledim.

I told him to stay in his room.

Onlara burada kalmasını söyledim.

I told them to stay here.

Ona burada kalmasını söyledim.

I told him to stay here.

Ona dışarıda kalmasını söyleyeceğim.

I'll tell him to stay outside.

Ben onun kalmasını istedim.

I've asked her to stay.

Onun sessiz kalmasını istedim.

I asked him to keep quiet.

O, köpeğin kalmasını söyledi.

He told the dog to stay.

Mary köpeğe kalmasını söyledi.

Mary told the dog to stay.

Biz köpeğe kalmasını söyledik.

We told the dog to stay.

Onlar adama kalmasını söyledi.

They told the dog to stay.

Tom'a kalmasını rica ettim.

I've asked Tom to stay.

İşlerin aynı kalmasını umalım.

Let's hope things stay the same.

Herkesin sakin kalmasını istiyorum.

I want everyone to remain calm.

Tom köpeğe kalmasını söyledi.

- Tom ordered the dog to sit.
- Tom told the dog to stay.

Tom'un kalmasını istemiyor musun?

Don't you want Tom to stay?

Tom’a Boston’da kalmasını söylemeliydim.

- I should've told Tom to stay in Boston.
- I should have told Tom to stay in Boston.

Tom'un benimle kalmasını istiyorum.

I want Tom to stay with me.

Tom Mary'nin kalmasını istiyor.

Tom wants Mary to stay.

Tom'a sessiz kalmasını söyle.

Tell Tom to keep quiet.

Tom'a evde kalmasını söyledim.

I told Tom to stay at home.

- Tom'a olduğu yerde kalmasını söyle.
- Tom'a olduğu yerde kalmasını söyleyin.

Tell Tom to stay where he is.

Ama ben benimle kalmasını istemiyorum.

But I don't want it to stay with me.

çünkü mevcut durumun kalmasını istiyorlar.

because they want the status quo to remain.

Ondan biraz kalmasını rica et.

Ask him to stay a while.

Tom Mary'den kalmasını rica etti.

Tom begged Mary to stay.

Tom'un geç kalmasını bekliyor musun?

Do you expect Tom to be late?

Tom'a sakin kalmasını söylemeyi sürdürdüm.

I kept telling Tom to calm down.

Tom'a Mary'den uzak kalmasını söyledim.

I told Tom to stay away from Mary.

Nancy'nin evde kalmasını rica ettim.

I asked Nancy to stay at home.

Tom Mary'nin geç kalmasını bekliyordu.

Tom expected Mary to be late.

Tom'un bir süre kalmasını iste.

Ask Tom to stay a while.

Onların bunun dışında kalmasını istedim.

I asked them to stay out of it.

Onun bunun dışında kalmasını istedim.

I asked him to stay out of it.

Köpeğine kalmasını söyledin, değil mi?

You told the dog to stay, didn't you?

Tom'a Mary'den uzak kalmasını söyle.

Tell Tom to stay away from Mary.

Tom artık Mary'nin kalmasını istemiyordu.

Tom didn't want Mary to stay any longer.

Tom Mary'ye evde kalmasını söyledi.

Tom told Mary to stay at home.

Tom neden Mary'nin kalmasını söylemedi?

Why didn't Tom tell Mary to stay?

Herkesin çok sakin kalmasını istiyorum.

I want everyone to remain very calm.

Tom'a bizden uzak kalmasını söyledim.

I told Tom to stay away from us.

Onun işte kalmasını rica etti.

He asked her to remain in the job.

O, onun kalmasını rica etti.

She pleaded with him to stay.

Tom'un orada yalnız kalmasını istiyorum.

I want Tom to sit there alone.

Tom, Mary'ye sessiz kalmasını söyledi.

Tom told Mary to keep quiet.

Tom Mary'nin kalmasını sağlamaya çalıştı.

Tom tried to get Mary to stay.

Tom'a olduğu yerde kalmasını söyledim.

I told Tom to stay where he was.

Tom'un olduğu yerde kalmasını istiyorum.

I want Tom to stay where he is.

Tom, Mary'ye evde kalmasını önerdi.

Tom advised Mary to stay at home.

Tom neden Mary'nin kalmasını istiyor?

Why does Tom want Mary to stay?

Tom Mary'nin okulda kalmasını istedi.

Tom wanted Mary to stay in school.

Tom Mary'nin evde kalmasını istedi.

Tom wanted Mary to stay at home.

Tom Mary'ye sessiz kalmasını söyledi.

Tom told Mary to stay quiet.

Onun sert cezalara maruz kalmasını sağladı.

made him subject to brutal punishments.

Bireysel fedakârlık, koloninin ayakta kalmasını sağlıyor.

Individual sacrifice ensures the colony's survival.

Doktor onun evde kalmasını tavsiye etti.

The doctor advised that she stay at home.

Tom'un birkaç gün daha kalmasını istiyoruz.

We want Tom to stay for a couple of more days.

Tom'un kalmasını ve yardım etmesini istiyoruz.

We want Tom to stay and help.

Tom'un senin kadar çok kalmasını istiyorum.

I want Tom to stay as much as you do.

Tom sürücüye para üstünün kalmasını söyledi.

Tom told the taxi driver to keep the change.

Tom Mary'ye odasının dışında kalmasını söyledi.

Tom told Mary to stay out his room.

Öğretmen okuldan sonra onun kalmasını sağladı.

The teacher made him stay after school.

Spiker seyircilerin sessiz kalmasını rica etti.

The speaker requested that the audience remain silent.

Tom, Meryem'in evde çocuklarla kalmasını istedi.

Tom wanted Mary to stay at home with the children.

Onların kalmasını ve yardım etmesini istiyoruz.

We want them to stay and help.

Onun kalmasını ve yardım etmesini istiyoruz.

We want him to stay and help.

Ona şimdilik olduğu yerde kalmasını söyle.

- Tell him to stay put for now.
- Tell her to stay put for now.

Ben ondan bunun dışında kalmasını istedim.

I asked her to stay out of it.