Translation of "Mükemmel" in English

Mükemmel!

Perfect!

Mükemmel.

Amazing.

- Bando mükemmel.
- Grup mükemmel.

The band is excellent.

- Zamanlaman mükemmel.
- Zamanlamanız mükemmel.

- Your timing's perfect.
- Your timing is perfect.

- Sen mükemmel değilsin.
- Mükemmel değilsiniz.

- You aren't perfect.
- You are not perfect.

- Finansal beklentiler mükemmel.
- Mali görünümler mükemmel.
- Mali beklentiler mükemmel.

The financial prospects are excellent.

Mükemmel olmayabiliriz

We may not be perfect,

...mükemmel görünüyordu.

sort of perfect in the forest.

Tadı mükemmel!

Its taste is wonderful!

Mükemmel beyaz.

It's perfectly white.

Tom mükemmel.

Tom is perfect.

Bu mükemmel.

- This is perfect.
- It's perfect.
- It's excellent.

O mükemmel.

- That's perfect.
- That's excellent.
- It's perfect.
- It is perfect.

Onlar mükemmel.

They're excellent.

Mükemmel olun.

Be thorough.

Mükemmel görünüyor.

It looks perfect.

Fransızcan mükemmel.

Your French is perfect.

Mükemmel görüşler.

Excellent reviews.

Aydınlatma mükemmel.

The light is perfect.

Zamanlamanız mükemmel.

- Your timing's perfect.
- Your timing is perfect.

Zamanlama mükemmel.

The timing is perfect.

Mükemmel görünüyorsun.

You look perfect.

Mükemmel değiliz.

We're not perfect.

Mükemmel değilim.

I'm not perfect.

Mükemmel değildi.

It wasn't perfect.

Bunlar mükemmel.

These are perfect.

Mükemmel olurdu.

It would be perfect.

Telaffuzun mükemmel.

Your pronunciation is excellent.

Telaffuzun mükemmel!

Your pronunciation is superb!

Planınız mükemmel.

Your plan is excellent.

- Mükemmel!
- Âlâ!

- Perfect!
- Great!

- Hiçbirimiz mükemmel değiliz.
- Hiçbirimiz mükemmel değil.

- None of us is perfect.
- None of us are perfect.

Mükemmel kadınlar yoktur, mükemmel erkekler de.

There are no perfect women, nor perfect men.

- Müşteri servisi mükemmel.
- Müşteri hizmetleri mükemmel.

The customer service is excellent.

- Hiç kimse mükemmel değildir.
- Kimse mükemmel değildir.

- Nobody is perfect.
- No one's perfect.
- No one is perfect.

Mükemmel Muhammed Ali'yi.

the greatest, Muhammad Ali.

Mükemmel arkadaşlarla onurlandırıldım.

who support me through thick and thin.

Mükemmel bir tatildi.

And this was amazing.

Mükemmel olmasa bile

So even in its imperfection,

Onun tadı mükemmel.

It tastes just right.

Sınav sonuçların mükemmel.

Your examination results are excellent.

Senin İngilizcen mükemmel.

Your English is perfect.

Onun İngilizcesi mükemmel.

His English is perfect.

Mükemmel insanlar yoktur.

Perfect people don't exist.

Her şey mükemmel.

Everything is perfect.

Özel efektler mükemmel.

The special effects are excellent.

Mükemmel bir gün.

It's a perfect day.

Mükemmel! Sonra görüşürüz.

Perfect! See you later.

O mükemmel değil.

- He's not perfect.
- He isn't perfect.

Bugün mükemmel yaptın.

You did excellent today.

Bu mükemmel değil.

- It's not perfect.
- It isn't perfect.

Mükemmel iyinin düşmanıdır.

The perfect is the enemy of the good.

Dünya mükemmel değil.

The world isn't perfect.

O gerçekten mükemmel.

That's actually perfect.

Sanırım bu mükemmel.

- I think this is perfect.
- I think it's perfect.

Tom'un Fransızcası mükemmel.

Tom's French is excellent.

Mükemmel iyi hissediyorum.

I feel perfectly fine.

Benim sağlığım mükemmel.

I'm in perfect health.

O, mükemmel kız.

She's the perfect girl.

Bush'un İngilizcesi mükemmel.

Bush's English is perfect.

O mükemmel olurdu.

That would be perfect.

Bu mükemmel olacak.

It's going to be perfect.

Onlar mükemmel aile.

They're the perfect family.

Bu mükemmel gidiyor.

This is going perfectly.

Tom mükemmel durumda.

Tom is in perfect condition.

Yarın mükemmel olacak.

Tomorrow will be perfect.

Hepimiz mükemmel olamayız.

We can't all be perfect.

Mükemmel bir aşçısın.

You're an excellent chef.

Tom mükemmel formda.

Tom is in excellent shape.

Senin saçın mükemmel.

Your hair is perfect.

Hiçbirimiz mükemmel değiliz.

- None of us is perfect.
- None of us are perfect.

Onlar mükemmel durumdalar.

They are in great condition.

Elmasın kesimi mükemmel.

The cut of the diamond is perfect.

Kimse mükemmel olamaz.

Nobody can be perfect.

Bu kitap mükemmel.

This book is excellent.

Tom mükemmel halletti.

Tom handled it perfectly.

Bu mükemmel haber.

This is excellent news.

Benim İngilizcem mükemmel!

My English is perfect!

Onun vücudu mükemmel.

His body is perfect.

Sen mükemmel değilsin.

You're not perfect.

Tom mükemmel değil.

Tom isn't perfect.