Translation of "Sınırsız" in English

0.164 sec.

Examples of using "Sınırsız" in a sentence and their english translations:

Seçenekler sınırsız.

The options are unlimited.

Sınırsız olasılık var.

are limitless.

Petrol arzı sınırsız değildir.

Supplies of oil are not infinite.

Doğal kaynaklar sınırsız değildir.

Natural resources are not limitless.

Hiçbir kaynak sınırsız değildir.

No supply is unlimited.

Sami sınırsız hasta iznindeydi.

Sami was on indefinite sick leave.

Sınırsız Alana Sahip Ol Şimdi!

Get Unlimited Space Now!

Uygarlık gereksiz ihtiyaçların sınırsız çarpmasıdır.

Civilization is the limitless multiplication of unnecessary necessities.

Sınırsız potansiyelimize nasıl erişebileceğimizi bilmek istedim.

I wanted to know how we could reach our limitless potential.

Bu alana sınırsız erişime sahip olacaksın.

You will have unrestricted access to this area.

Sınırlı bir gezegende sınırsız bir büyüme olamaz.

We cannot have infinite growth on a finite planet.

Eurail geçişi, Avrupa'da sınırsız seyahat imkanı sağlar.

The Eurail pass allows for unlimited travel inside Europe.

- Soykırım tarihi, dünya tarihinde sınırsız karanlık bir noktadır.
- Holokostun tarihi dünya tarihinde sınırsız karanlık bir ayıptır.

The story of the Holocaust is an infinitely dark stain on the history of the world.

Fakat sınırsız bir hayat yaşamanın bedeli de var.

But a life without limits comes with complications.

İnsanın hayal gücünün sınırsız olduğuna güçlü bir şekilde inanıyorum.

I strongly believe that human imagination is limitless.

Elon Musk'un rol aldığı her şey bilimkurgu gibi sesler çıkarır ve sınırsız bir bütçeye sahiptir

Everything where Elon Musk is involved sounds like science fiction and seen to have an infinite

Sınırsız hoşgörü hoşgörünün ortadan kalkmasına yol açar. Hoşgörüsüz olanlara bile sınırsız hoşgörüyü uzatırsak, hoşgörülü bir toplumu hoşgörüsüzlerin saldırısına karşı korumaya hazır değilsek, o halde hoş görülü tahrip olacak ve onunla birlikte hoşgörü de.

Unlimited tolerance must lead to the disappearance of tolerance. If we extend unlimited tolerance even to those who are intolerant, if we are not prepared to defend a tolerant society against the onslaught of the intolerant, then the tolerant will be destroyed, and tolerance with them.