Translation of "Tabloları" in English

Hesap tabloları tembeldir.

Spreadsheets are lazy.

Bunlar kimin tabloları?

Whose paintings are these?

Lütfen bu tabloları kımıldatmayın.

Please don't move these tables.

- Ben tabloları bekliyorum.
- Garsonluk yapıyorum.

I'm waiting tables.

Ölümünden sonra tabloları müzede sergilendi.

After his death, his paintings were hung in the museum.

Az önce tüm tabloları temizledim.

I just cleaned all the tables.

Tom tabloları ve grafikleri sever.

Tom loves charts and graphs.

Tabloları bana garip gibi geliyor..

His paintings seem strange to me.

Onun çok sayıda değerli tabloları var.

He has quite a few valuable paintings.

Geçen hafta aldığım tabloları çerçeveledin mi?

Have you framed those paintings I brought in last week?

Tabloları bir kez daha komik bir şekilde çevirebilmekten mi?

Of being able to turn the tables in a funny kind of way once again?