Translation of "Başkanın" in French

0.004 sec.

Examples of using "Başkanın" in a sentence and their french translations:

Jane başkanın sekreteri.

Jane est la secrétaire du directeur.

Ben başkanın kendisiyle buluştum.

J'ai rencontré le président lui-même.

Onlar başkanın istifa etmesini istedi.

Ils exigèrent la démission du président.

Bayan Sato başkanın yeni sekreteridir.

Mlle Sato est la nouvelle secrétaire du président.

Başkanın dediği her şeyi duyabiliyordum.

- J'ai pu entendre tout ce que le président disait.
- Je pourrais entendre tout ce que le président disait.

Tom başkanın kim olduğunu bilmiyor.

Tom ne sait pas qui est le président.

Başkanın oğlu özel kuvvetlere başkanlık ediyor.

- Le fils du président mène les forces spéciales.
- Le fils du président commande les forces spéciales.

Yarın yeni başkanın kim olduğunu bileceğim.

Demain, je saurai qui est le nouveau président.

Dün akşam televizyonda başkanın konuşmasını dinledik.

Hier soir nous avons entendu le président parler à la télévision.

Büyük bir kalabalık başkanın konuşmasını bekledi.

Une large foule attendait que le président parlât.

Başkanın on yıldır örgüt ile ilişkisi vardır.

- Le président est associé à l'organisation depuis dix ans.
- La présidente est associée à l'organisation depuis dix ans.

Bir doktor, başkanın kafasındaki kurşunu çıkarmaya çalıştı.

Un médecin tenta de retirer la balle de la tête du président.

Bu, başkanın göreve başlama töreninin ertesi günü oldu.

C'était le lendemain de l'inauguration du président.

Belediye başkanın gelecek yıl için daha şimdiden birkaç düşüncesi var!

Le maire a déjà quelques idées pour l'année prochaine !

Dürüst olan belediye başkanın bile başına neler geldiğini anlatan bir film

un film sur ce qui est arrivé à même l'honnête maire

Günbe gün gazeteler Başkanın evliliğine sadakatsizliği hakkında korkunç detaylarla halkın içini gıcıkladılar.

Jour après jour, les journaux à sensation tenaient le public en haleine avec des détails salaces sur l'infidélité conjugale du président.