Translation of "çıktım" in German

0.006 sec.

Examples of using "çıktım" in a sentence and their german translations:

Sinemadan çıktım.

Ich verließ das Kino.

Dışarı çıktım.

Ich bin ausgezogen.

Karşı çıktım.

- Ich diskutierte.
- Ich war anderer Meinung.
- Ich stimmte nicht zu.
- Ich habe nicht zugestimmt.
- Ich bin anderer Meinung gewesen.

Kayalığın üzerine çıktım.

Wir haben es an die Spitze der Klippe geschafft.

Kovulmadım. İşten çıktım.

Ich wurde nicht gefeuert. Ich habe gekündigt.

Filmin yarısında çıktım.

Ich bin in der Mitte des Films gegangen.

Dün hapisten çıktım.

Ich bin gestern aus dem Gefängnis gekommen.

Yağmura rağmen dışarı çıktım.

Ich bin trotz des Regens vor die Tür gegangen.

Asansörle dördüncü kata çıktım.

- Ich fuhr mit dem Fahrstuhl in den dritten Stock.
- Ich bin mit dem Aufzug in den dritten Stock gefahren.

Yemek bulmak için çıktım.

Ich ging raus, um Essen zu finden.

Asansörle üçüncü kata çıktım.

Ich fuhr mit dem Fahrstuhl in den zweiten Stock.

Ben arkadaşlarımla dışarı çıktım.

Ich ging mit meinen Freunden raus.

Sabah erkenden yürüyüşe çıktım.

Frühmorgens habe ich einen Spaziergang gemacht.

Arka kapıdan dışarı çıktım.

Ich ging zur Hintertür hinaus.

Yağmur yağmasına rağmen dışarı çıktım.

Ich ging aus, obwohl es regnete.

Bu sabah dışarı erken çıktım.

Ich ging früh am Morgen nach draußen.

Ben bir ilişkiden yeni çıktım.

Ich habe gerade eine Beziehung hinter mir.

- Odayı terk ettim.
- Odadan çıktım.

Ich verließ den Raum.

Bir asansörle beşinci kata çıktım.

- Ich fuhr mit dem Fahrstuhl in die 5. Etage.
- Ich bin mit dem Lift in den 5. Stock gefahren.

Ben dün kahvaltı etmeden evden çıktım.

- Ich bin gestern ohne Frühstück von zu Hause weggegangen.
- Gestern bin ich ungefrühstückt von zu Hause weggegangen.

Hava çok soğuktu, ama dışarı çıktım.

Es war sehr kalt, doch ich ging aus.

Çok soğuk olmasına rağmen, dışarı çıktım.

Wenngleich es sehr kalt war, ging ich aus.

Saat onda Amerika'ya gitmek için yola çıktım.

Ich bin um 10 Uhr nach Amerika aufgebrochen.

Kahvaltıdan sonra biraz iş yaptım ve dışarı çıktım.

Nach dem Frühstück arbeitete ich ein wenig und ging dann aus.

- Asansörle üçüncü kata çıktım.
- Asansörle üçüncü kata indim.

Ich fuhr mit dem Fahrstuhl in den dritten Stock.

- Dün Shibuya'da alışverişe çıktım.
- Dün Shibuya'da alışverişe gittim.
- Dün Shibuya'da alışverişe gittik.

Wir sind gestern in Shibuya einkaufen gegangen.

Hafta sonu için tatile çıktım ve sana biraz harçlık bıraktım. Odanı topla! O zaman harçlığını bulursun. Öptüm, annen.

Ich bin übers Wochenende verreist und habe dir etwas Geld dagelassen. Räum dein Zimmer auf! Dann findest du es. Kuss, Mama.